"أن أبقيها" - Translation from Arabic to Turkish

• tutmaya
• tutmayı
• tutmalıyım
• tutmak istiyorum

Uçakta uyusun diye uyanık tutmaya çalışıyorum.
أحاول أن أبقيها مستيقظة حتى تنا أثناء الرحلة

Beth yaşıyor, ve onu mümkün olduğunca uzun bir süre böyle tutmaya kararlıyım.
بيث حية, و أنا أنوي أن أبقيها على هذا الشكل

Onu hep beladan uzak tutmaya çalıştım, ama bir kaç hafta önce eve geldiğimde uçmuştu.
، حاولت أن أبقيها بعيداً عن المشكلات لكنّي، عدت إلى المنزل . منذ أسابيع لأجدها منتشيةً بالمخدرات

Bunları yeterince uzun süre soğuk tutmayı başarabilirsem.
لو يمكنني فقط أن أبقيها بالبرودة الكافية لفترة كافية

Onu elimde tutmayı seviyorum çünkü biliyorum ki bir yerlerde sen de aynı şeyi yapıyorsun.
.... أحب أن أبقيها في يدي لأنني أعلم أنك في مكان ما تقوم بفعل نفس الشيء

Onu yarım saat burada tutmalıyım.
أحتاج فقط أن أبقيها هنا لنصف ساعة

Onu bu hafta sonu kendimden uzak tutmalıyım. Bizim için hiç romantik olmayan bir akşam hazırladım.
يجب أن أبقيها على مبعدة أعددت سهرة بشعة

Ama onu gözlem için geceleyin burada tutmak istiyorum.
أنا أريد أن أبقيها خلال الليل من أجل الملاحظه

Ama onu gözlem için burada tutmak istiyorum.
لكنّي أودّ أن أبقيها هنا للملاحظة.

Yüzüne karşı değil, ki bunu da minimumda tutmaya çalışıyorum.
ليس في وجهه، وأحاول أن أبقيها بالحد الأدنى

Onu kurutmaya ve sıcak tutmaya çalıştım.
جففتها و حاولت أن أبقيها دافئة

Onu pozitif bir ruh halinde tutmaya çalışıyorum. Ne kadar hoş.
أحاول أن أبقيها في حالة نفسية إيجابية

Onu ailemin işinden uzak tutmaya çalıştım. Ama ben...
أردت أن أبقيها خارج نطاق عائلتي

Onu uzak tutmaya çalıştım.
حاولت أن أبقيها بعيدا

Sen kaybettikten sonra onu tutmayı düşünüyorum.
-أفكر أن أبقيها وزيرة بعد خسارتك

Eğer seni korumak istiyorsam, onu yakınımda tutmalıyım.
إن أردت حمايتك فيجب أن أبقيها قريبة

Onları açık tutmak istiyorum.
أريد أن أبقيها مفتوحة

- Onu birkaç gün burada tutmak istiyorum.
-أريد أن أبقيها هنا لعدة أيام