| Salvador'a gitmeden Onu görmek isterim. | Open Subtitles | إننى أؤد أن أراها قبل أن أسافر إلى السلفادور |
| Seni hasta pislik. - Onu görmek istiyorum. - Uzak dur. | Open Subtitles | ـ أيها الوغد الملعون ـ أريد أن أراها الآن |
| Onu görmek için beklediğimi biliyordun. | Open Subtitles | كنت تعلم بأني كنت أنتظر أن أراها مرة أخرى |
| Bu seni gerçekten üzmüş. Onu görebilir miyim? | Open Subtitles | أنت منزعج جداً لهذا الموضوع هل يمكن أن أراها ؟ |
| Onu görmem gerek ve görene kadar da gitmeyeceğim. | Open Subtitles | يجب أن أراها وأنا لن أغادر المكان حتى أراها |
| Belki burada kimse göremiyor, ama emin ol ben görebiliyorum. | Open Subtitles | ربّما لا يمكن لأحد أن يراها لكن يمكننى أنا أن أراها |
| Ondan bir beklentim yok, yalnızca Onu görmek istiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أتوقع شيئاً منها لكن أريد أن أراها فحسب |
| Biliyorum görüşme zamanımız değil fakat Onu görmek istiyorum. | Open Subtitles | أعلم أنه ليس الوقت المناسب ولكني أريد أن أراها |
| Seksi olabilir ama bir daha asla Onu görmek istemiyorum. Hem de hiçbir zaman! | Open Subtitles | لربّما تكون مثيرةً، لكنّي لا أريد أن أراها مُجدّدًا. |
| O kadar yaşlandı ki, Onu görmek istiyorum. | Open Subtitles | أنها أصبحت كبيرة فى السن وأريد أن أراها |
| Ve ben açarsam gece Onu görmek zorundayım. | Open Subtitles | و إذا أجبت عليها فيجب أن أراها الليلة |
| Onu görmek için her şeyimi vermeye hazırım. | Open Subtitles | اليوم سأدفع أيّ ثمنٍ مقابل أن أراها |
| Onu görmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أراها قلت لك ابتعد عن هنا |
| - Gitmeden önce Onu görebilir miyim? | Open Subtitles | أليس بالإمكان أن أراها قَبل أن أَذهب؟ |
| - Onu görmem gerek. - Ama ailesinden değilsiniz. | Open Subtitles | أريد أن أراها - ولكنكِ لستِ من عائلتها - |
| Sizin tarafta bir yarık var, görebiliyorum. Oksijen kaybediyorsunuz. | Open Subtitles | لديكم فجوة، أنا أستطيع أن أراها أنتم تفقدون الهواء |
| İçimdeki romantiğe hitap etti. Ben de görmek istiyorum. - Hadi, dostum! | Open Subtitles | انها تجذب الرومانسية التي بداخلي أشعر أنني أريد أن أراها |
| - Kendi gözlerimle görmeliyim. - Sözüm yeterince iyi değil mi? | Open Subtitles | ـ أريد أن أراها بعيناى ـ أليست كلمتى تكفي لك ؟ |
| Davadan önce durumunu öğrenmek için Onu görmem gerekecek. | Open Subtitles | عليّ أن أراها لأقيّم حالتها قبل المحاكمة |
| - Bakabilir miyim? | Open Subtitles | هل أستطيع أن أراها ؟ |
| Onu görmeden önce, çiçek falan almam gerekir diye düşünmüştüm. Tamam. | Open Subtitles | أعتقد بأنه يجب على الأرجح أن أحضر لها بعض الزهور أو شيء ما قبل أن أراها |
| Orayı görmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أراها |
| Sadece orada onun eğleniyor olduğunu görmek beni çok iyi hissettiriyor. . | Open Subtitles | بمجرد أن أراها هناك تحضى بمتعة يجعلني أشعر بشكل أفضل كثيرا |
| Nasıl çalıştığını gözlerimle görmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أراها أثناء التتبع بنفسي |