| Hay içine sıçayım. Birkaç saat sonra kalkıp işe gitmem gerek. | Open Subtitles | تباً ، علي أن أستيقظ بعد عدة ساعات وأذهب الى العمل |
| Tamam o zaman, saat 6'da kalkıp gizlice yukarı çıkarım. | Open Subtitles | حسنا ، إذن يمكن أن أستيقظ الساعة السادسة و أتسحب للطابق العلوي |
| O yanımda olmadan bir sabah daha tek başıma uyanmak istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أستيقظ يوماً آخر دون أن أجدها ممدده بجانبي |
| Uyanıp gerçekle yüzleşebilmem için biri önemli bir şey kaybetti. | Open Subtitles | ،أعتقد أنني حتى أستطيع أن أستيقظ و أواجه الواقع الشخص يجب أن يفقد شيءٌ خاص |
| Tabii,ben de yarın erken kalkmalıyım. | Open Subtitles | بالطبع. يجب علي أن أستيقظ مبكراً أنا أيضاً |
| Babam her sabah Ben uyanmadan önce evden çıkar dükkânı açmaya giderdi. | Open Subtitles | حسناً، أبي كان يغادر الشقّة قبل أن أستيقظ كل يوم ليذهب ويفتح المخزن |
| Birazdan kalkıp çalışmam gerek. Evine git. | Open Subtitles | لآبد أن أستيقظ من أجل العمل قريباً فلماذا لآ تذهبى انتِ لمنزلكِ ؟ |
| Sabah kalkıp oturunca masaya Pek bir şey yoksa kahvaltı sofrasında | Open Subtitles | الإفطار وقته بعد أن أستيقظ إذا كان هناك القليل علي مائدة الإفطار |
| Biliyorum. 5'te kalkıp yoga yapacağım. | Open Subtitles | أعلم , النقطة أنني لابد أن أستيقظ الخامسة وأقوم بتمارين اليوجا |
| Saat çok geç. Sabah erken kalkıp 7:00 deki uçağıma yetişmem lazım. | Open Subtitles | الوقت متأخر ويجب أن أستيقظ لأن عندى طائره الساعه السابعه |
| Ayrıca iki saat sonra kalkıp büyüleyici olmalıyım. | Open Subtitles | و يجب أن أستيقظ بعد ساعتين و أتزين جيداً |
| Her sabah götümde bir süpürge ile uyanmak istemiyorsam tabii. | Open Subtitles | إلا إذا أردتُ أن أستيقظ كل صباح وفي مؤخرتي مكنسة |
| Her sabah yanında uyanmak ve her akşam yanında uykuya dalmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أستيقظ من النوم بجانبكِ بكل صباح، وأنام بجانبكِ بكل ليلة. |
| Yatağa girdiğim saatte uyanmak değişiklik olacak. | Open Subtitles | سيكون ذلك من التغيير حقاً أن أستيقظ في الوقت الذي أبدأ به نومي عادةً |
| Tek istediğim Uyanıp, annemi yeniden görmek, hayatımın anlamı olduğu günlere geri dönmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أستيقظ وأرى أمّي مرة اخرى لكن الأشياء لا تعود مرة أخرى والحياة تصبح دوما غير مفهومة. |
| İki saat içinde kalkmalıyım ve çekici olmalıyım. | Open Subtitles | و يجب أن أستيقظ بعد ساعتين و أتزين جيداً |
| Kapını çaldığımda cevap vermedin, sonra da Ben uyanmadan gittin. | Open Subtitles | طرقت الباب ولم تجيبي ثم غادرت قبل أن أستيقظ |
| Beni tanıdığını düşünen insanların yanında uyanamam. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أستيقظ بجانب شخص يعتقد أنه يعرفني |
| Hayal aleminde aklımı kaçırmış gibiyim yakında uyanmayı umuyorum.. | Open Subtitles | رائع في مخيلتي, خارج عقلي, آمل أن أستيقظ قريباً تقريباً |
| Hayır, uyandığımda değişmeyi beklemiyordum. | Open Subtitles | كلاّ, لم أتوقّع أن أستيقظ لأجد نفسي قد تحوّلت. |
| - Saat 5'te uyanmalıyım, uyumam gerek anlıyor musun? | Open Subtitles | لا بد أن أستيقظ بالـ 5: 00 صباحا. أنا بحاجة للنوم، هل تعلمى ذلك؟ |
| Artık yatayım ben de vakit daha fazla ilerlemeden, sabah erken kalkacağım da. | Open Subtitles | حسناً ، من الأفضل أن أذهب قبل أن يتأخر الوقت وعلى أن أستيقظ |