| Geçmişteki tüm Avatarlar, bana Bunu yapmak zorunda olduğumu söylüyor. | Open Subtitles | كل هؤلاء الأفاتار السابقين يقولون لي اني يجب أن أفعلها |
| Çünkü dönüşmemi sağladığında Bunu yapmak istedim. | Open Subtitles | ...لأنه حين جعلني أتحول لقد أردت أن أفعلها |
| Hayır, beş günde on beş bin dolar yapabilirim. | Open Subtitles | لا.15 ألفا في خمس أيام بامكاني أن أفعلها. |
| Ben yapamam. yapmam gereken şeyler var, onu da al, tamam mı? | Open Subtitles | لا أستطيع ، هناك أشياء أحتاج أن أفعلها يجب أن تأخذينه معك ، حسناً ؟ |
| Benim yapmamı istemiyorsan dönüp, adamlardan birini getirmeme izin ver! | Open Subtitles | إذا أنت لا تريدني أن أفعلها أنا أتركيني أحضر لك أحد الرجال |
| yapmalıyım, patron. Sana biraz kendimden vermeliyim. | Open Subtitles | يجب أن أفعلها يا سيدى يجب أن أعطيك قطعه منى. |
| Belki senin gibiyim. Yapamıyorum. | Open Subtitles | لايمكنني أن أفعلها لا يمكنني إغلاق السماعة. |
| Seninle yeterince vakit geçirdim, yapmam gereken çok şey var. | Open Subtitles | قضيتُ وقتاً كافياً جداً معك لديّ أشياء عليّ أن أفعلها |
| - Beni dinle John. - Bunu yapmak istemedim. | Open Subtitles | ."إستمع إلي، "جون - .لم أكن أريد أن أفعلها - |
| Bunu yapmak zorundayım. | Open Subtitles | يجِب أن أفعلها. |
| Bunu yapmak zorundayım. | Open Subtitles | يجِب أن أفعلها. |
| Ama artık çok ağır değilim, bence artık yapabilirim. | Open Subtitles | لكن بما أنني نحيف، أعتقد أنني أستطيع أن أفعلها |
| Ama bir erkek olarak, kesin şeyler var ki sadece diğer erkeklerle yapabilirim. | Open Subtitles | لكن كرجل، هناك بعض الأشياء يمكنني أن أفعلها مع الرجال الآخرين |
| Çok şey yapabilirim, Albay. | Open Subtitles | هناك أشياء كثيرة يمكن أن أفعلها أيها العقيد |
| Dinle, yapamadım derken bir yabancıyla, parayla yapamam demek istedim. | Open Subtitles | .. عندما قلت لا أستطيع أن أفعلها أقصد مع غريبة دفعت لها المال من أجل ذلك |
| - Onlar için mi? Bunu tanrılara bile yapamam, onlara mı yapmak zorundayım? | Open Subtitles | لا يمكننى أن أفعلها حتى يصلح الله الأمر إذا |
| Eğer Benim yapmamı istiyorsan, bir tek şartım var. | Open Subtitles | لدي شرط واحد إذا أردتني أن أفعلها بنفسي |
| - Bu bizim çipçimiz. Benim yapmamı ister misin? | Open Subtitles | هذا رجل الرقاقات ، أتريديني أن أفعلها ؟ |
| "Bizim yaşlı Vali Bush yapmışsa, belki ben de yapmalıyım." | Open Subtitles | حسنا ، مادام الحاكم بوش فعلها ربما أستطيع أن أفعلها أيضا |
| Tanrım, sen beni izlerken Yapamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع أن أفعلها و أنت تراقبني هكذا |
| Bazı şeyler üzerinde çalışıyorum Ama bu tek başıma yapmam gereken birşey. | Open Subtitles | أنا أعمل في بعض الأمور لكن هنالك أمورٌ يجب أن أفعلها لوحدي |
| Ben yapayım ister misin? | Open Subtitles | أتريد مني أن أفعلها يا رجل؟ |
| Kia, bak, ben yapabilirdim... fakat 6 yıldan beri astımım var, tamam mı? | Open Subtitles | كيا كنت أتمني أن أفعلها بنفسي ولكني مصاب بالربو منذ كان عندي ست سنوات |
| Burada yapamayacağım bazı şeyler var, hepsi bu. | Open Subtitles | هناك بعض الأمور لا يمكننى أن أفعلها هنا |