| Aramızda yaşananları unutmadım ama bir anne olduğumu nasıl unutabilirim? | Open Subtitles | لم أنسى بعد كلّ ما كنّاه, لكن كيف لي أن أنسى أنّني أمّ؟ |
| - O garip seslerden. - Nasıl unutabilirim ki. | Open Subtitles | ـ كل ذلك الضجيج الغريب ـ كيف أستطيع أن أنسى ؟ |
| Az kalsın unutuyordum. Bu akşam sekizle on arasında program yapmanız gerek. | Open Subtitles | لقد كدت أن أنسى أريدكما أنتما الإثنان أن تملأا الفراغ من الساعه 8 للـ 10 |
| Hey Rupe, Unutmadan beni yemeğe davet ettiğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | قبل أن أنسى يا روب أنا أقدّر لك لقائى للغداء |
| Ben böyleyim işte. Ya çabuk unuturum ya da hiç unutmam. | Open Subtitles | هكذا أنا, إما أن أنسى مباشرةً أو لا أنسى أبداً |
| Nasıl unutabilirim? | Open Subtitles | لقد عَرّت صدرها أمامي كيف يمكن أن أنسى ؟ |
| Giyinmeyi unutabilirim. Kimse umursamaz. | Open Subtitles | يمكنني أن أنسى ارتداء ملابسي فلن يكترث أحد |
| Eğer 1 hafta görüşmezsek, seni çıplak gördüğümü tamamen unutabilirim. | Open Subtitles | أستطيع أن أنسى أنّي سبق و رأيتكِ عارية حقّاً؟ يمكنكَ أن تنسى خلال أسبوع؟ |
| Üç yıldır gün ışığı göremememe neden olan birini nasıl unutabilirim? | Open Subtitles | كيف يمكني أن أنسى السبب الذي لم أر ضوء النهار بسببه أكثر من ثلاث سنوات ؟ |
| Kendime geldiğimde her şeyi unutabilirim. | Open Subtitles | حسناً، عندما أغدو صافي التفكير، فيُمكن أن أنسى كلّ شيءٍ. |
| Az kalsın unutuyordum. Geçen hafta ölen Tom Peterson'un anısına bu siyah bantları takacağız. Motoru patlayarak öldü. | Open Subtitles | كدت أن أنسى , أيضاً سنلبس الأسود تكريما لتوم بيترز ,لقد مات الأسبوع الماضي فجأة |
| Neredeyse unutuyordum. Bu kıyafetin değişik özellikleri var. | Open Subtitles | كدت أن أنسى ، هذه البدلة تفعل شيئاً غير متوقع قليلاً |
| Oh, neredeyse unutuyordum, yanınızda yağmurluk getirin. | Open Subtitles | أوه ، كنت على وشك أن أنسى أحضروا معاطف واقية من الماء |
| John, Unutmadan söyleyeyim yarınki toplantıyı biraz erteleyebilir miyiz? | Open Subtitles | جون ,قبل أن أنسى .. هل يمكن تأخير أجتماعنا غدا قليلا ؟ |
| Unutmadan, sana verdiğim kitabı bitirdin mi? | Open Subtitles | قبل أن أنسى هذا الكتاب الذي أعطيته لكِ هل انتهيتي منه؟ |
| Unutmadan sorayım. Şu şey pazar günü saat kaçta? | Open Subtitles | قبل أن أنسى متى سنفعل هذا الشىء يوم الأحد ؟ |
| Böyle bi güzelliği nasıl unuturum | Open Subtitles | تتذكر جوي؟ كيف يمكن أن أنسى مثل هذا الجمال؟ |
| En seksi hamlemi nasıl unuturum? | Open Subtitles | كيف يمكن أن أنسى أكثر الحركات إثارةً؟ |
| Evet, anlıyorum, sadece bu evden bin mil uzaktaki bir askeri... okulda yaşamaya zorlandığım gerçeğini ve gerisini unutmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | صحيح اترين لا يمكنني أن أنسى ذلك يجب على المرء أن يكون قويا ليعيش ويبعد ألف ميل عن المدرسة العسكرية |
| Bu sahneyi asla unutamam. | TED | لن يكن بمقدوري أبدًا أن أنسى ذلك المشهد. |
| Dünyayı kurtarmayı unutup normal bir muhabir olmak istiyorum desem yalan söylemiş olmam. | Open Subtitles | لكني سأكذب إن قلت أني لا أتمنى في بعض الأيام أن أنسى إنقاذ العالم وأكون صحفياً طبيعياً. |
| Üst yönetimle o kadar mücadele etmeye alışmışım ki üst düzey bir yönetici olduğumu bile unuttum. | Open Subtitles | معتاد على محاربة الشركة لدرجة أن أنسى أنني منها |
| Senin yüzünden nasıl acı çektiğimi, işkence gördüğümü ve küçük düşürüldüğümü unutmamı mı istiyorsun? | Open Subtitles | تريدني أن أنسى كم كنت أعاني بسببك مشوّه ومتدهور ؟ |
| Çok iyi dans ettiğini unutmuşum. | Open Subtitles | كدت أن أنسى كم أنتِ راقصة رائعة |
| Ne kadar güzel olduğunu unutamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أنسى كم كان رائعا الوقت الذى قضيناه سويا |
| unutamam, asla unutmayacağım. | Open Subtitles | حسنا، لا أستطيع أن أنسى ذلك، لا استطيع أبدا. |
| Evet, sadece, bir şeyleri unutmak isterdim sahaya çıkınca, dünü unutmak isterdim. | Open Subtitles | أجل، أتمنى لو استطيع أن أنسى أشياءً عندما أخرج أنسى أشياءً من الأمس |