| Çok istiyorsan zorla girmeyi Deneyebilirsin. | Open Subtitles | اذا كنت تتطلع لتجاوزها يمكنك أن تحاول وتدخل؟ |
| Durumu istediğin şekilde değiştirmeyi Deneyebilirsin. | Open Subtitles | . يمكنك أن تحاول الحصول على أشياء إذهب بقدر ما تريد. |
| O zaman belki de ilk başlangıcını Alaska' da denemelisin | Open Subtitles | ثم ربما عليك أن تحاول لكم بداية جديدة في الاسكا. |
| Bunu ben de düşünmüştüm, Daha iyisini dene, | Open Subtitles | فكرت في ذلك أيضاً. عليكَ أن تحاول مرة أخرى. |
| Bir sonraki hareketi özgürlüğü için pazarlık yapmaya çalışmak olmalıydı, kendini öldürmek değil. | Open Subtitles | فكان من المفروض أن تحاول وتتفاوض من أجل حريتها، لا أن تقتل نفسها |
| Deneyip uyum sağlamaya çalışmalısın. | Open Subtitles | أعتقد أنني مجرد التفكير يجب أن تحاول ويلائمه |
| Dediğimi anlayabilmek için kendiniz bir denemelisiniz. | TED | إنه ليس سهل. يجب أن تحاول ذلك بنفسك لتصدق. |
| İblisin kanını kullanarak çağırma büyüsü Deneyebilirsin. | Open Subtitles | حسناً ، ربما يجب أن تحاول أن تبحثي عنه بالكريستالة مستخدمة دمه |
| Belki sen de açık fikirli olmayı Deneyebilirsin. | Open Subtitles | لربّما أنت يمكن أن تحاول ويبقى مفتوحا، أيضا. |
| Evet ama belki şu eyalet bağlantısıyla bir konuşmayı Deneyebilirsin. | Open Subtitles | حسناً، نعم، لكن ربما عليكَ أن تحاول الكلام معَ مسؤولَة الاتصال معَ الولايَة |
| -Yap!"ı Deneyebilirsin. -Ben de birkaç... deney yaptım. | Open Subtitles | أنت يمكن أن تحاول التخيل هو، أوجد من قبل دينوفريل |
| Sen tekrar denemelisin. Bugüne kadar senle hiç karşılaşmadık. | Open Subtitles | أنت عليك أن تحاول مرة أخرى نحن لم نتقابل من قبل |
| Belki de kalbini yeni olasılıklara açmayı denemelisin. | Open Subtitles | ربما يجب أن تحاول أن تفتحى قلبك لإحتمالات جديدة |
| Bence sen de kendinden büyük bir şeye inanmayı denemelisin. | Open Subtitles | هل تعرف، يجب أن تحاول أن تؤمن بشيء أكثر من نفسك. |
| Fakat Tanrı Aşkına Çaylak, Sakın ama sakın çimenlere yapmamayı dene dene dene. | Open Subtitles | حقاً، لكن حباً لله أيها المستحدث عليك أن تحاول جاهداً أن لاتتبرز على الأنجيلة الصناعيّّة |
| Bir yerde, gençliğinde yanında olmasını dilediğin kişi olmaya çalışmak gerektiğini okumuştum. | TED | قرأت في مكان ما أنك يجب أن تحاول أن تكون الشخص الذي أردت أن تكونه عندما كنت صغيرًا. |
| Bu kızın pantolonuna değil dairesine girmeye çalışmalısın. | Open Subtitles | يجدر بك أن تحاول أن تدخل إلى تلك الشقة المطلوبة و ليس إلى سراويلها |
| Pekala, bence birdahaki sefere daha sıkı denemelisiniz. | Open Subtitles | أعتقد أن عليك أن تحاول أكثر جهداً فى المرة القادمة |
| Beni oyuna getirmeye çalışıyor olmalısın, Almanca konuşturmaya çalış. | Open Subtitles | عليك أن تحاول خداعي إجعلني أتحدث الألمانية |
| İkincisi, bağlantı kurmayı denemek ya da Oyun'a müdahale etmek. | Open Subtitles | الثانية أن تحاول الإتصال أو التدخل بأي طريقة مع اللعبة. |
| Bunu merkezde dener misin, lütfen? | Open Subtitles | هل يمكنك أن تحاول وضع هذه في المنتصف, رجاء؟ |
| Siz de deneyin, dedektif. Bebek gibisi yok. - Mm. | Open Subtitles | يجب عليك أن تحاول ذلك أيها المحقق الأطفال هم الأفضل |
| - Lütfen benim için onu aramayı deneyebilir misin ? | Open Subtitles | هل يمكنك أن تحاول الأتصال به من أجلي, من فضلك؟ |
| Anna, saçma bir kehanetin gerçek olması için bizi ayırmaya çalışabilir ama artık beraberiz. | Open Subtitles | آنا يمكن أن تحاول تمزيقنا إربا إربا، لجعل البعض النبوءة المضحكة تتحقّق. لكنّنا سوية الآن. |
| Ve kendine hakim olamadın, şansını denemeliydin. | Open Subtitles | أنا لا يمكن أن تقاوم ذلك. كان عليك أن تحاول. |
| Bu uçağı otoyola indirmeyi ya sen deneyeceksin ya da ben. | Open Subtitles | إما أن تحاول أن تهبط بالطائرة على هذا الطريق، وإلا سأفعل أنا |
| - Arkadaşı olmak için daha çok çabalamalısın. | Open Subtitles | You got to try harder to be his friend. عليكَ أن تحاول بشدة كي تكون صديقه 321 00: 14: |