"أن تسافر" - Translation from Arabic to Turkish

    • gitmeden
        
    • yolculuk etmeden
        
    • seyahat
        
    • uçmuyorsun bu
        
    • size eşlik etmeli
        
    • yolculuk edebilirsiniz
        
    Sen gitmeden önce yaptığımız tartışmayı hatırlıyor musun? Open Subtitles أتتذكر ذلك الخلاف الذي جري بيننا قبل أن تسافر ؟
    O gitmeden önce aranızda bir şeyler olduğunu biliyorum. Open Subtitles أنا أعلم أن أمراً حدث بينكما قبل أن تسافر
    Aşağı bak, aşağı bak o yalnız yola, üzerinde yolculuk etmeden önce. TED انظر لأسفل، انظر لأسفل فهذا طريقٌ وحيد قبل أن تسافر عليه.
    Aşapı bak, aşağı bak, aşağı bak, aşağı bak o yalnız yola üzerinde yolculuk etmeden önce. TED انظر لأسفل، انظر لأسفل، انظر لأسفل، انظر لأسفل فهذا طريقٌ وحيد قبل أن تسافر عليه.
    Hiç uçmaması gereken bir gemiyle, yıldızlar arasında seyahat ediyoruz. Open Subtitles نحن نسافر عبر النجوم في سفينة فضائية لاتستطيع أن تسافر
    Sen neden bizimle uçmuyorsun bu akşam? Open Subtitles لماذا لا يمكنكَ أن تسافر معنا الليلة ؟
    - Savaşa kadar size eşlik etmeli mi? Open Subtitles هل كان يجب أن تسافر إلى معركة؟
    Şişlik çok az. Rahatça yolculuk edebilirsiniz. Çıkışınızı hazırlayım. Open Subtitles التوّرم انخفضت حدّته . تستطيع أن تسافر , سأوّقع على خروجك
    İstediğim tek şey seninle başbaşa sen gitmeden önce harika bir gece geçirmekti. Open Subtitles كل ما أردته أن تكون هذه الليلة مثالية كلانا فقط ، قبل أن تسافر
    Annen Cenevre'ye gitmeden önce empati testlerini bitirmemi istedi. Open Subtitles "قبل أن تسافر والدتكِ إلى "جينيف طلبت مني الإنتهاء من اختبار التعاطف
    Paris'e gitmeden önceki gece... Open Subtitles ذات ليلة و قبل أن تسافر الى باريس...
    "sen gitmeden konuşmalıyız,Pepa." Open Subtitles يجب أن أتكلم معك قبل أن تسافر
    (Müzik) (Şarkı söyler) Aşağı bak, aşağı bak o yalnız yola üzerinde yolculuk etmeden önce TED (موسيقى) (تغنى) انظر لأسفل، انظر لأسفل هذا الطريق وحيد قبل أن تسافر.
    Ama, Daniel, kızım senin tanrılarla seyahat etmeni istiyor Open Subtitles و لكن دانيال أبنتى تتمنى منك أن تسافر مع الألهه.
    Sen neden bizimle uçmuyorsun bu akşam? Open Subtitles لماذا لا يمكنكَ أن تسافر معنا الليلة ؟
    - Savaşa kadar size eşlik etmeli mi? Open Subtitles هل كان يجب أن تسافر إلى معركة؟
    Burada basitçe diyor ki, eğer bu kapıyı yaparsanız zamanda yolculuk edebilirsiniz, öyle bir şey. Open Subtitles بأي لغةٍ هذا؟ تقول هذه الرسومات أنك إن بنيت هذا الباب فيمكنك أن تسافر عبر الزمن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more