"أن تطلق النار" - Translation from Arabic to Turkish

    • ateş etmeyi
        
    • ateş etmeden
        
    • vuracak
        
    • vurmak mı
        
    • vuramazsın
        
    • vurmalısın
        
    • vurabilirsin
        
    Onlara ateş etmeyi boşverin. Kamyonete binebilir misiniz? Open Subtitles نس أن تطلق النار عليه هل تستطيع الوصول إلى شاحنتك ؟
    Yani adama ateş etmeyi denedin. Open Subtitles حسنٌ ومن ثم حاولت أن تطلق النار علي الرجل؟
    - Kesinlikle, onun kafasına ateş etmeden önce boynunun kırıldığına inanacak olan polislere. Open Subtitles -بالضبط، للشرطة ... التي ستصدق أن رقبتها انكسرت قبل أن تطلق النار على رأسها
    - Kesinlikle, onun kafasına ateş etmeden önce boynunun kırıldığına inanacak olan polislere. Open Subtitles -بالضبط، للشرطة ... التي ستصدق أن رقبتها انكسرت قبل أن تطلق النار على رأسها
    Peki ya polis, insanları nasıl vuracak ki? Open Subtitles كيف يفترض للشرطة أن تطلق النار على أحدهما؟
    Beni vurmak mı isityorsun? Hiç bir şey fark etmez ki... Open Subtitles تريد أن تطلق النار علي، هذا لن يصنع فارقاً
    Beni vuramazsın. Bilmeceyi çözmeye daha çok var. Open Subtitles لا تستطيع أن تطلق النار عليّ، هناك المزيد للأحجية.
    Albay, eğer söylediğin doğruysa hemen kendini vurmalısın. Open Subtitles أيها الكولونيل , اذا الشئ الذي تقوله حقيقي فمن الصواب أن تطلق النار على نفسك فوراً
    Burada insanları vurabilirsin, onlara bijon anahtarı fırlatmana gerek yok. Open Subtitles يمكن أن تطلق النار على الناس هنا ليس ضروي من أن ترمي عليه المفتاح
    Ama en önemlisi, ateş etmeyi planlıyorsan emniyet kilidini açmak isteyebilirsin. Open Subtitles ولكن الأهم , ربما تود أن تبطل مفعول زر الأمان إن كنت تود أن تطلق النار
    Böyle ateş etmeyi nerede öğrendin? Open Subtitles أين تعلمت أن تطلق النار هكذا ؟
    Bana ateş etmeden önce bana "Bernie" dedin. Open Subtitles قبل أن تطلق النار علّي دعوتني "ببيرني
    Kendini vuracak olsan nasıl vururdun? Open Subtitles إذا أردت أن تطلق النار على نفسك كيف ستقوم بهذا؟
    Silahsız birini vurmak mı istiyorsun, Şerif? Open Subtitles هل تود أن تطلق النار على رجل أعزل، أيها النقيب؟
    Bir çocuğu vuramazsın. Open Subtitles لا تستطيع أن تطلق النار على طفل
    Kestane rengi saçlı kadını vurmalısın. Open Subtitles عليك أن تطلق النار على فتاة شابة بشعر كستنائي
    Eğer teselli olacaksa, korumayı vurabilirsin. Open Subtitles يمكنك أن تطلق النار على حراسه اذا كان فى ذلك اى عزاء لك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more