| Şunu Anlamalısınız ki buraya güvende olmak için gelmiş olsak bile | Open Subtitles | لكن يجب أن تفهموا حتى إن أتينا إلى هنا لنكون بأمان |
| Şunu Anlamalısınız ki buraya güvende olmak için gelmiş olsak bile | Open Subtitles | لكن يجب أن تفهموا حتى إن أتينا إلى هنا لنكون بأمان |
| Ancak Washington ile hala görüşmelere devam ettiğimizi de bilmelisiniz. | Open Subtitles | لكن يجب أن تفهموا بأننا ما زلنا نتفاوض مع واشنطن |
| Pekâlâ. Göreve başlamadan önce bilmeniz gereken birkaç şey var. | Open Subtitles | يجب أن تفهموا شيئا محدداً قبل دراسة المهمة |
| Be... bekle bir dakika! Şunu anlamalısın adamım; | Open Subtitles | إنتظروا لحظة ، عليكم أن تفهموا هذا الرجل |
| Sizden bunu anlamanızı beklemiyorum. | Open Subtitles | الأن، لا أتوقع منكم أن تفهموا هذا، وبصراحة |
| İnsanların, bu riski alırken aklından geçenleri anlamanız gerek. | TED | وعليكم أن تفهموا ما يجول في أذهان الناس عندما يكونون على استعداد لتحمل المخاطر. |
| şunu anlamak zorundasınız, eve gitmek ailemin yanına gitmek değil, | TED | يجب أن تفهموا أنه بالنسبة لي، العودة إلى الديار لا يعني العودة إلى مزرعة عائلتي. |
| Şunu Anlamalısınız ki, dokuzuncu yaşgününden itibaren, bildiği tek dünya, suçlular dünyası oldu. | TED | و بالرغم من ذلك، يجب عليكم أن تفهموا أنه منذ بلوغه التاسعة، البيئة الوحيدة التي عرفها هي بيئة العصابات. |
| Ama siz Anlamalısınız ki biz şimdilik dışarıdayız. | Open Subtitles | لكن يجب عليكم أن تفهموا أننا هناك بالفعل |
| Anlamalısınız. Ablam ne yaptıysa beni korumak için yaptı. | Open Subtitles | يجب عليكم أن تفهموا أي شئ قامت به أختي كان لحمايتي |
| Şunu Anlamalısınız ki bunları ortaya çıkaran kişi ben değilim. | Open Subtitles | يجب أن تفهموا بأنني لا أبتكر هذه الأشياء |
| Evet ama Anlamalısınız, bunu dosyaya koyamam. | Open Subtitles | نعم، ولكن يجب أن تفهموا أنني لا أستطيع كتابة هذا عى الورق |
| Dinleyin millet, El âlem ne düşünürse düşünsün hepiniz şunu anlamalısınız: | Open Subtitles | إسمعوا جميعاً بغض النظر عما يعتقده جميعكم ! يجب أن تفهموا |
| Bakın biliyorum, şu an babanızla olmaktan hiç mutlu değilsiniz, ama en azından denediğimi bilmelisiniz. | Open Subtitles | أعلم أنكم غير سعيدون بوالدكم حاليَ لكني آمل أن تفهموا أنني أحاول على الأقل |
| Hayır, bilmelisiniz ki başka seçeneğim yoktu. | Open Subtitles | لا, أنا أحتاج منكم يا شباب... أن تفهموا أنه ليس... لديّ خيار هنا. |
| Olivia'yı çok az tanıdığımı bilmelisiniz. | Open Subtitles | يجب أن تفهموا أنّ هذه المرأة الشابة... |
| Kağıt katlamadan önce bir kağıdın nasıl yapıldığını anlamanız ve değerini bilmeniz gerekiyor. | Open Subtitles | ـ رائحته نتنة قبل أن تطووا الورقة فعليكم أن تفهموا وتُقدّروا |
| Be... bekle bir dakika! Şunu anlamalısın adamım; | Open Subtitles | إنتظروا لحظة ، عليكم أن تفهموا الرجل |
| Hepimiz onaylıyorsak, daha iyi bir çevremizin olması için bunu anlamanızı rica ediyorum. | Open Subtitles | ... أتمنى أن تفهموا بأننا سنحظى ببيئة عمل أفضل اذا كنا جميعاً . متفقين |
| Bu insanların ve ailelerinin bunu deneyimlediklerinde neler hissettiğini anlamanız gerek. | TED | وعليكم أن تفهموا ما يشعر به هؤلاء الناس وما وَقْعُ ذلك على عائلاتهم عندما يحدث. |
| Sanırım az önceki soruyu cevaplayabilmek için şunu anlamak gerekli insanlar beyinlerini nasıl bir araya getiriyorlar ve fikirlerin bir araya gelip birleşmesini, yani fikirlerin ciftlesmesini nasıl sağlıyorlar. | TED | أنا أعتقد أنه لإجابة هذا السؤال تحتاجون أن تفهموا كيف تتعاون معاً مختلف عناصر البشرية بعقولهم ويمكن لأفكارهم أن تتحد معاً مراراً وتكراراً , وتتقابل وبالحقيقة يمكن أن يكونوا أصدقاء . |