| Emily hâlâ Lana'nın en iyi dostu olduğunu sanıyor ve eskiden oynadıkları zaman gibi her şeyin aynı olabileceğini sanıyor. | Open Subtitles | إيميلي مازالت تعتقد أن لانا أعز صديقة لها و كل شئ يمكن أن يكون كما كانوا يلعبون معاً |
| Lana'nın da aynı sekilde hissedeceğinden emin değilim.. | Open Subtitles | أنا فقط لست متأكداً أن لانا سوف تشعر بنفس الطريقة |
| Chloe'ye Lana'nın selamını söyle. | Open Subtitles | أخبر كلوي أن لانا تلقي التحية لها |
| Lana'nın bu tecrübeye rızası olduğunu söyleyebilir misiniz? | Open Subtitles | هل تقصد أن (لانا) كانت موافقة على هذه التجربة؟ |
| Neden Lana'nın gittiğini söyledin? | Open Subtitles | لماذا قلتي لي أن لانا رحلت؟ |
| O yüzden Lana'nın seni öldüreceğini mi sanıyorsun? | Open Subtitles | أتعتقدين إذاً أن لانا ستقتلك؟ |
| Çok dar kafalısın. Lana'nın bize gelmesine şaşmamalı. | Open Subtitles | أنت ضيقة الأفق جدا لا عجب أن(لانا)قصدتنا |
| Lana'nın bir şekilde şirket sırlarını öğrendiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أن (لانا) تكشف بطريقة ما أسرار الشركة |
| Umarım Lana'nın sosyal durumundaki bu zorluk gelip geçici bir şeydir. | Open Subtitles | "آسف يا آنسة "باروميتر الحاسوب أتمنى فقط أن (لانا) عضوة متحدية إجتماعيا بشكل مؤقت |
| Lex, Lana'nın kasasını soyduğunu söyledi. | Open Subtitles | (جعل (ميدي) تبدو مثل الأم (هوبارد (قال ليكس أن (لانا إقتحمت خزنته |
| Lana'nın bunu, beni korumak için yaptığını mı söylüyorsun? | Open Subtitles | أتحاول إخباري أن(لانا)تقوم بهذا لحمايتي؟ |
| Işıklar söndüğü vakit, Lana'nın onun yanında olmayacağından emin olmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أتأكد أن(لانا)لن تكون بقربه عندما يظهر على حقيقته |
| Hemşire Lana'nın hiç olmadığı kadar kötü olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قالت الممرضة أن (لانا) أسوأ بكثير من أي وقت مضى |
| Lana'nın ayrılmasının bir nedeni olduğunu kendime hatırlatmam gerekiyor. | Open Subtitles | كنت بحاجة أن أذكر نفسي أن (لانا) قد رحلت لسبب وجيه. |
| Tess Mercer Lana'nın Lex'i hayatta tutmaya yarayan bir teknolojiyi aradığını söylemişti. | Open Subtitles | أخبرتني (تيس ميرسر) أن (لانا) كانت تبحث عن تقنية يمكن أن تبقي على حياة (ليكس). |
| Bana Lana'nın o CD'yi Tess'in liderliğindeki Lex'in adamları tarafından zorla yapıldığını söyledi. | Open Subtitles | أخبرتني أن (لانا) حين صورت ذلك القرص، كانت تحت تهديد المسدس من طرف رجال (ليكس) تحت قيادة (تيس). |
| Lana'nın benim üzerinde sakinleştirici bir etkisi olmalı. | Open Subtitles | لا بدّ أن (لانا) لها تأثير مهدىء عليّ |
| - Lana'nın burada olduğunu söylemiştin. - Öyleydi. | Open Subtitles | قالوا أن (لانا) كانت هنا - لقد كانت - |
| Lana'nın büyük bir acı içinde olduğundan bahsetmiş miydim? | Open Subtitles | هل ذكرت أن (لانا) تخوض آلاماً مبرحة ؟ |
| Lana'nın iyi olmasına sevindim. | Open Subtitles | يسرني أن (لانا) بخير |