| Marion, söylediklerinizden anladığım kadarıyla Baban, uykusunda huzur içinde ölmüş. | Open Subtitles | برغممنما يمكنكأنتقولية.. أنا واثق أن والدك مات بسلام فى نومتة |
| Er ya da geç polisler bunu yapanın Baban olduğunu anlayacaklar. | Open Subtitles | عاجلاً أم آجلاً ستعرف الشرطة أن والدك هو من قام بهذا |
| Bunu daha önce konuştuk. Baban hâlâ hayatta olduğu için sen kazandın. | Open Subtitles | لقد ذكرت هذا سابقاً، انت تفوز بواقع أن والدك لم يمت بعد |
| Gecenin bir yarısında buraya gizlice gelmen Babanın hiç hoşuna gitmez. | Open Subtitles | لا أظن أن والدك سيسر بمجيئك إلى هنا فى منتصف الليل |
| Bu sabah Babanın senin evinde olacağını başka kim biliyordu? | Open Subtitles | من أيضاً عرف أن والدك سيكون في بيتك هذا الصباح؟ |
| Belki de Babanın yetiştirdiği Triffid'in sese tepki vermesinin nedeni budur. | Open Subtitles | لذا قد يكون السبب أن والدك نما وحيدا رد على الصوت |
| babanız ve arkadaşının, eski defterleri kapatamaması çok kötü. Özellikle böyle zamanlarda. | Open Subtitles | من المؤسف أن والدك وصديقه لن يعفوان عمّا سلف |
| En azından başarılı bir akşam oldu. Baban hiçbir harcamadan çekinmemiş. | Open Subtitles | على الأقل الليلة ناجحة رغم أن والدك لم يدفع أي نفقات |
| Baban gibi düşünüyorum. Orası bizi için en güvenli yer. | Open Subtitles | أعتقد أن والدك علي صواب , فهي أأمن مكان لنا |
| Görünüşe göre Baban kendini savunmak için biraz ölü, beni yakaladın. | Open Subtitles | حسناً،بما أن والدك ميت للغاية ليدافع عن نفسه، لقد تمكنت مني |
| Evine geri döndüğüne göre belki Baban da gelmek ister. | Open Subtitles | أفترض أن والدك يريد أن يأتي أيضا منذ انه عاد |
| Baban tedaviyi tamamlamış. Dosyasına göre yıldızlı pek iyiyle hem de. | Open Subtitles | أعني، أن والدك اجتاز رحلة العلاج بكل سهولة، طبقًا إلى ملفه |
| Artık Baban döndüğüne göre eminim onu gördüğüne memnun olmuşsundur. | Open Subtitles | بما أن والدك قد عاد فأنا واثق بأنك مسرور لرؤيته |
| Eminim Baban bir yerlerde, mutludur. | Open Subtitles | أنا متأكد من أن والدك آمن وسليم في مكان ما |
| Bak, Babanın durumunu biliyorum ve sadece ailene bakmana yardım etmek istiyorum. | Open Subtitles | إسمع، أعرف أن والدك يعاني، وأنا أريد فقط المساعدة. أساعدك لإطعام عائلتك. |
| O zaman gidip öğrenmelisin çünkü Babanın sana gerçekten ama gerçekten kızdığını biliyorum. | Open Subtitles | حسناً، عليكَ أن تذهب وتكتشف ذلك لأني أعرف أن والدك مستاءٌ جداً منك |
| Annesini öldüren trafik kazasına Babanın sebep olduğunu ilk defa öğrendi. | Open Subtitles | أول مرة تدرك أن والدك سبب الحادثة الكبيرة التي قتلت أمها |
| Babanın bir tane daha kalp krizi geçirmesini engellemeye çalışıyordum. | Open Subtitles | أنا حاولت فقط أن والدك لم يكن نوبة قلبية أخرى. |
| Evet, ama Babanın annesine hiç bir zaman satmayacağım diye söz verdiğini biliyordum. | Open Subtitles | نعم , ولكن لم أكن أعرف أن والدك وعد أمه لن يبيع أبداً |
| İyi ki söylemedin. Babanın sıradan bir dövüşçü olduğunu söyledin. | Open Subtitles | سيكون كذبا ايضا لو أنك أخبرتني أن والدك كان ملاكم |
| babanız sizi görmek için bir eskort yolladı. | Open Subtitles | يبدو أن والدك قد أرسل مرافقة للشكرة سيدتي |
| Babanızın başarılarına, kendi oğlundan daha fazla değer verdiğini bilmek... | Open Subtitles | أن نعرف أن والدك يهتم أكثر لإنجازاته من يفعل لابنه؟ |