"أن يزور" - Translation from Arabic to Turkish

    • ziyaret etmeye
        
    • ziyaret etmesine
        
    • ziyaret etmesi
        
    Elbiseleri ve kolundaki bebekten başka bir şeyi olmadan, uzak bir ülkedeki eski bir savaşçı arkadaşını ziyaret etmeye karar verdi. Open Subtitles بدون شئ سوى الملابس التي يرتديها والطفلة بين ذراعه قرر أن يزور محارب صديق له في ارض اجنبية
    Biri, Alison Di Laurentis'in anıtını ziyaret etmeye karar vermiş ve orayı yok etmiş. Open Subtitles لقد قرر أحدهم أن يزور نصب أليسون ويدمره
    - Onu ziyaret etmeye ikna edebilirim. Open Subtitles -وأطلب منه أن يزور (إيريك )
    Kimsenin stüdyonu ziyaret etmesine izin veriyor musun? Open Subtitles أسمحت لأحد أن يزور ورشتك من قبل؟
    Bu yoğunluktaki minik çiçeğin demetler halinde birbine yakın bulunması güvenin kolayca bazı çiçekleri iki kere ziyaret etmesine yol açabilirdi. Open Subtitles وبوجود الكثير من الأزهار الدقيقة متجمعة مع بعضها على شكل عناقيد, سيكون من السهل على (العُثّ) أن يزور بعضها مرتين.
    Kardeşini birkaç günlüğüne ziyaret etmesi gerektiğini söylemiş. Open Subtitles كل ما في الأمر أنه كان عليه أن يزور أخيه لبضعة أيام
    Bir öğrencinin bir profesörü kabininde ziyaret etmesi. Open Subtitles . أن يزور طالب أستاذ في حجرته
    - Birinin kız kardeşini ziyaret etmesi gerek. Open Subtitles على أحدنا أن يزور أختك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more