| Adamı tekrar vurmadan önce silahını ileri geri sallamış | Open Subtitles | البندقية بين يديه ذهابا وإيابا، متباهيا قبل أن يطلق النار ثانية. |
| Yani herhangi bir not olmadığına eminsin, kendini vurmadan önce bir şeyler yazmış olabilir mi? | Open Subtitles | إذاً، أنت متأكد أنه لم يتواجد أي مُلاحظة، لا شيء ربما خربشه قبل أن يطلق النار على نفسه؟ |
| Seni kafamdan vurmadan önce neden aramıyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا نسمي ذلك قبالة قبل أن يطلق النار عليك في الرأس؟ |
| Er Brown beni vurmaya çalıştı, ben de karşılık verdim. | Open Subtitles | العريف براون حاول أن يطلق النار على فأطلقت أنا أيضا عليه |
| Hayatına kastedilen son iki teşebbüs de arabanın patlatılması olsun, bir adamın seni vurmaya kalkması olsun bunu kesinlikle doğruluyor. | Open Subtitles | محاولتا اغتيالك الأخيرتان تفجير سيارتك والرجل الذي حاول أن يطلق النار عليك تؤكد كلامي بالطبع |
| Sersemlemiş, yaralı, normalden zayıf ve perişan haldeydi. Roosevelt ağaca bağlanmış bu hayvanı gördüğünde hayvanı vurmaya eli gitmedi. | TED | وكانت مصابة بالدوار وجريحة، وكانت قد خسرت الكثير من الوزن، وتبدو جرباء بعد الشيئ وحين رأى روزفلت هذا الحيوان مربوطاً بشجرة لم يستطع أن يطلق النار عليه. |
| Beni de götümden vurmadan önce kaçmam gerekti. | Open Subtitles | كان عليّ أن أهرب قبل أن يطلق النار علي أيضًا. |
| - Kendini vurmadan önce. | Open Subtitles | أصبح كبيرا ومسؤلا قبل أن يطلق النار علي نفسه |
| Babamı vurmadan önce söyledikleri de buydu. | Open Subtitles | هذا ما قالوه قبل أن يطلق النار على أبي |
| Bay Hauser kendini vurmadan hemen önce geldi. | Open Subtitles | (ليوقف السيد (هاوزر من أن يطلق النار على نفسه. |
| - Kendini vurmadan önce. | Open Subtitles | قبل أن يطلق النار علي نفسه |
| Caddede yürüyordum ve bu adam beni sırtımdan vurmaya kalktı. | Open Subtitles | كنت أمشي في الشارع وحاول أن يطلق النار عليّ في الشارع- هل توجبَّ عليكَ قتلهُ؟ |
| Bizi vurmaya mı çalışıyor? | Open Subtitles | هل يحاول أن يطلق النار علينا؟ |
| Bizi vurmaya mı çalışıyor? | Open Subtitles | هل يحاول أن يطلق النار علينا؟ |