"أن يقبض" - Translation from Arabic to Turkish

    • yakalanmadan
        
    • enselenmeden
        
    • yakalamak isteyen
        
    • Ama bu yüzden hapsi
        
    Savaşçıların, yakalanmadan konuşmasından mı endişeleniyorsun? Open Subtitles أأنت خائف أن المحاربون سيغلقون أفواههم قبل أن يقبض عليهم؟ أجل, صحيح.
    Kendimizi kanıtlamalıyız. yakalanmadan başkasının sattığından daha çok satmalıyız. Open Subtitles سوف نثبت أنفسنا و نبيع أكثر من أي أحد، دون أن يقبض علينا
    Karım yakalanmadan önce sisteme girip gücü keselim. Open Subtitles دعنا ندخل في النظام ونقطع الكهرباء قبل أن يقبض على زوجتي
    Bir gündür enselenmeden sürdüğümüz için şanslıyız. Open Subtitles من حظنا أنه أمكننا قيادتها لمدة 24 ساعة, دون أن يقبض علينا
    Onu yakalamak isteyen bir yargıç, gizli bir sevgilisi olduğunu öğrenmiş. Open Subtitles تمنى القائد أن يقبض عليه ووجد عنه سر عاشق
    Biz Paskalya'da gidiyoruz. Ama bu yüzden hapsi boylayabiliriz. Open Subtitles ذهبنا بعيد الفصح وكان يمكن أن يقبض علينا
    Yani tüm yaptıklarını filme çekiyorsun ve yakalanmadan önce İnternet'e yüklüyorsun. Open Subtitles إنها الخطه التاليه فى ذهن القتلة تصورهم جميعاً ثم قبل أن يقبض عليك ترفعه
    Onlar yakalanmadan önce iki kaçırma arası en kısa süreleri neydi? Open Subtitles -ما أقصر مدّة كانتْ بين عمليّات خطفهما قبل أن يقبض عليهما؟
    Dün gece, tüm bilboardu boyayıp yakalanmadan kurtulduğumuza inanamıyorum. Open Subtitles لا أصدق أننا نجونا برسمنا على اللوحات الإعلانية بالأمس دون أن يقبض علينا.
    Adamım, bunları yakalanmadan nasıl dışarı çıkaracaksın? Open Subtitles يا فتى، كيفَ ستخرج كل هذه الأشياء بدون أن يقبض عليك؟
    Demek Ryder fidye virüsünü yazdırmak için para vermiş ve arkadaşı Cooley de bir süper bilgisayara erişimi varmış böylece kimseye yakalanmadan kişi kıvırmayı başarmış. Open Subtitles لذا رايدر دفع لبرمجة الفيروس و زميله كولي كان لديه دخول للحاسوب الخارق وهو يمكن أن يسحبه بدون أن يقبض
    yakalanmadan ya da öldürülmeden nasıl olacak bu? Open Subtitles كيف تتوقعين فعل ذلك دون أن يقبض علينا أو نقتل؟
    Ve yakalanmadan bizden kaçardı. Open Subtitles ويهرب سالمًا دون أن يقبض عليه.
    Gayri resmi olarak enselenmeden önce, Shen'in zehrini yapmada kullanılan ham uranyumun, tahmin et bakalım- ...Çin'in Benxi Madenlerinden çıkarıldığını öğrendim. Open Subtitles قبل أن يقبض علي إكتشفت أن اليورانيوم الخام إستخدم في السـم الذي إستخدمه (شين)
    Bu yüzden bir koca gibi rol kesmeyi bırak da en az benim kadar katili yakalamak isteyen patronum gibi davran! Open Subtitles لذا توقف عن تصرفك كزوج وتصرف كرئيس يريد أن يقبض على القاتل بقدر ما أريد
    Onu yakalamak isteyen bir yargıç, gizli bir sevgilisi olduğunu öğrenmiş. Open Subtitles القاضى أراد أن يقبض عليه... ... ووجد أن له عشيقة فى السر.
    Biz Paskalya'da gidiyoruz. Ama bu yüzden hapsi boylayabiliriz. Open Subtitles ذهبنا بعيد الفصح وكان يمكن أن يقبض علينا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more