| Çocuklar kitaplardan bir şeyler ezberlememeli, aktiviteler yapmalı. Ve bu daha etkili bir öğrenme yolu. | TED | لا ينبغي على الأطفال أن يحفظوا أشياء من الكتب، يجب عليهم أن يقوموا بأنشطة، وهذه هي أكثر الوسائل فعالية للتعلم. |
| Herkes dediğimi yapar, yapmalı çünkü bu dünyayı ben düzenliycem | Open Subtitles | أجل , حينها سيقوم كل شخص بما أأمرهم به عليهم جميعا أن يقوموا بما أأمرهم لأنى ساكون حاكم العالم |
| Hukuk firmanız da sizi işe almadan, bacaklarınızı havaya dikip oranızı incelemiş miydi? | Open Subtitles | قبل أن يقوموا بفحصي و يضعوا ساقيك في الهواء و ينظرون إلى أعضائك |
| Yaratıklar sizi almadan önce olanlarla ilgili bir hatıra bul. | Open Subtitles | أجدى ذكرى شيئاً ما حدث قبل أن يقوموا بأخذكِ |
| Bu daha çok içgüdüsel bir şeydir, hangi hamleyi yapmaları gerektiğine dair bir his gibidir. | TED | ففي كثير من الأحيان يكون أمرّا بديهيًّا، فالأمر غالبًا يتعلق بإحساسهم بالحركة التي يجب أن يقوموا بها. |
| Bazen insanların bu tür şeyleri kendileri yapmaları gerekir. | Open Subtitles | في بعض الأحيان يجب على الناس أن يقوموا بأعمالهم بأنفسهم |
| Orduda seni ajan yapmalılar. | Open Subtitles | في الجيش. كان عليهم أن يقوموا بتوظيفك في التجسس |
| Köşe yazarları işlerini benim gibi yapmalılar. | Open Subtitles | محرر صحفي وهذا مايفترض بالمحررين أن يقوموا بعمله |
| Şu piç kuruları biraz temizlik yapmalı. | Open Subtitles | هؤلاء الحمقى يجب أن يقوموا ببعض التنظيفات |
| Burası çalışma kampı, yani işçilerimiz muhtemelen biraz iş yapmalı. | Open Subtitles | هذا معسكر للعمل, مما يعني أن العاملين فيها يجب أن يقوموا بأعمال حقيقية |
| güçlü bir koloni için, her vatandaş üzerine düşeni yapmalı. | Open Subtitles | من أجل مــُستعمرة قوية, يجب على كل المواطينين أن يقوموا بما عليهم من واجبات |
| Parayı almadan önce kazananlarla sohbet etmeyi sever. | Open Subtitles | تحب التحدث مع الفائزين قبل أن يقوموا بصرف نقودهم |
| Sertifikalarını almadan önce psikiyatrları psiko-analize tabi tutuyorlar ama cerrahların kesilmesini şart koşmuyorlar. | Open Subtitles | أولئك الأطباء النفسيون يتم عمل تحليل نفسى لهم قبل أن يحصلوا على الشهادة... لكنهم لا يعرفون أن يقوموا بجراحة قطع ما |
| Ben, Avatar eğitimimi almadan önce kaçtım. | Open Subtitles | لقد هربت قبل أن يقوموا بتدريبي لأصبح "الأفتار. " |
| Hayır, Ruhsal değerlendirme yapmaları gerek. | Open Subtitles | لا , يجب أن يقوموا بعمل تقييم لصحة العقل |
| Arıza yapmaları mümkün mü? | Open Subtitles | هل من الممكن أن يقوموا بفعل شيء بشكل خاطيء؟ |
| Normalde hastalarıma ne yapmaları gerektiğini söylemem ama kadın, Jimmy'ye babasının öldüğünü söylemen şart. | Open Subtitles | أنا لا أحب أن أقول لمرضاي ما يجب أن يقوموا به ولكن بحق المسيح ، يجب أن |
| Bilmiyorum, ancak savaşı önlemek için hemen birşeyler yapmalılar. | Open Subtitles | لا أعلم، ولكن ليمنعوا الحرب عليهم أن يقوموا بشيء سريعاً |
| Biliyorum ama o bir yetişkin Clark insanlar bazen kendi hatalarını yapmalılar yanlış yola saptıklarını fark etmeden önce. | Open Subtitles | أعرف لكنه راشد كلارك والناس يجب أن يقوموا بأخطائهم أحيانا قبل أن يدركوا أنهم شقوا الطريق الخطأ |
| Hep yapmak istedikleri şeyi, haliyle yapmak zorunda oldukları şeyi yapmalılar! | Open Subtitles | يجب أن يقوموا ما هم مضطرون لفعله لكي يفعلوا ما يريدون فعله |