| Ölümlerimize sevdiklerimiz için, Zamansız ve uygunsuz olmaları dileğiyle. | Open Subtitles | إلى وفيّاتنا... علّها تكون في غير أوانها وغير ملائمة لكلّ أحبّائنا |
| Zamansız bir ölümün etkisini sen gayet iyi bilirsin. | Open Subtitles | تعرف جيداً تأثير وفاة قبل أوانها. |
| CA: "Sürüye kurt indi" diye erkenden aşırı bağırıyoruz. | TED | كريس أندرسن: الإستغاثة الكاذبة عالية قليلا وقبل أوانها قليلا جدا. |
| Bugün bir kaza daha oldu ve bir genç daha erkenden trajik bir şekilde hayata veda etti. | Open Subtitles | حدث حادث مماثل اليوم، حياة يافعة أخرى انتزعت قبل أوانها |
| Çok genç. ve vaktinden önce öldü. | Open Subtitles | كانت في مقتبل عمرها، وحُرمت من الدنيا قبل أوانها. |
| Her daim vaktinden önce ölen kendini beğenmiş büyücülerin hikâyelerinden hoşlanmışımdır. | Open Subtitles | كنت دائماً ... أتمتع بقصص الـ السحرة المتغطرسين والتى تنتهي قبل أوانها |
| Kırmızı gökyüzünü öfkesinden dolayı Zamansız olarak getirtti. | Open Subtitles | فقد أطلقت السماء الحمراء قبل أوانها. -في لحظةِ غضب . |
| Bir kızın Zamansız ölümüne öfkelenmeni sıradışı buluyorum. | Open Subtitles | سخطكِ على موت فتاة قبل أوانها |
| Yani daha önce "S"li cümleyi erkenden söyledim ve hiç iyi gitmedi. | Open Subtitles | "و لكني كنتُ قد قلتُ "أحبك لشخص ما سابقا قبل أوانها و لَم يسر الأمر على ما يرام |
| ..ve aramızdan erkenden ayrılmış olsa bile.. | Open Subtitles | "وبرغم أنّها أُخذت قبل أوانها" |