"أود أن أخبرك" - Translation from Arabic to Turkish

• sana söylemem gereken
• Sana söylemek istediğim
• söylemek isterim
• söylemek istiyorum
• konuşmak istediğim

Bunu söylemek istemezdim, ama sana söylemem gereken bir şey var ve bunu duymadan önce mümkün olduğu kadar iyi bir anında olmanı istiyorum.
هناك شيء أود أن أخبرك به وأريدك أن تكون في أفضل حال لتسمعه

Eğer bir dakikan varsa hala Sana söylemek istediğim bir şeyler var.
هناك شيء أود أن أخبرك به حينما يسنح الوقت

Sana söylemek istediğim bir şey var.
في الحقيقة . عندي شيئاً أود أن أخبرك إياه

Herkesin bu yollardan geçtiğini söylemek isterim ama yalan olur.
انا أود أن أخبرك, أنه كل مانتج منا فهو كذب

Dur bir saniye, Ray. Sana yatak hakkında bir şey söylemek istiyorum.
انتظر يا رايموند أود أن أخبرك شيئاً عن الفراش

Benim de seninle konuşmak istediğim bir mesele var.
عندي شئ أود أن أخبرك إياه أنا أيضا

Müdür Zhao, benimde sana söylemem gereken bir şeyler vardır.
(أيها المدير (شاو أنا أيضا أود أن أخبرك شيئا

sana söylemem gereken bir şey var.
لدي شيء أود أن أخبرك به

sana söylemem gereken bir şey var.
. هناك شيء أود أن أخبرك به

sana söylemem gereken bir şey daha var.
شيءٌ آخر أود أن أخبرك به

sana söylemem gereken bazı şeyler var.
هناك شيء أود أن أخبرك به

Batman, sana söylemem gereken bir şey var.
باتمان"، ثمة شيء أود أن أخبرك بهِ.

Bunu hep saklıyorum ama Sana söylemek istediğim bir şey var.
أنا أؤجل ذلك منذ فترة, ولكن هناك ما أود أن أخبرك به يا جوى

Ama önce benim Sana söylemek istediğim bir şey var.
لكن قبل ذلك ، هناك شيء أود أن أخبرك به

Sana söylemek istediğim başka bir şey vardı ama...
هناك شيء آخر أود أن أخبرك به ولكني لا أستطيع...

Ben... Sana söylemek istediğim bir şey var.
هناك ما أود أن أخبرك به

Sana söylemek istediğim küçük bir sırrım var.
هناك سر صغير أود أن أخبرك به

Senin kibarlığın sayesinde başardığım için sana içtenlikle minnettar olduğumu söylemek isterim.
وأنا بصفتي المنافس الناجح نجحت من جراء لطفك أود أن أخبرك بأني ممتن لك جدًا

Çok iyi bir baba ve kelimeleri iyi kullanan biri olduğunu söylemek isterim.
فقط أود أن أخبرك أنّك أب رائع وشخص بسيط جداً.

Çünkü Tanrı'nın seni bana vermesine ne kadar minnettar olduğumu söylemek istiyorum burada.
لقد أحضرتك لأني أود أن أخبرك كم أنا ممتن الى الله و شاكرا لأن لي ابنه مثلك

Sana bir şey söylemek istiyorum. Henüz doğrulanmadı ama.
أود أن أخبرك شيئاً لم يتم تأكيد ذلك حتى الآن

Benim de seninle konuşmak istediğim bir şey vardı.
أسمع,هناك شيءٌ أود أن أخبرك إياه

Kurt, Sana söylemek istediğim bir şey var ve yüz yüze konuşmak istediğim için buraya kadar geldim.
(كورت) لدي شيء لأخبرك إياه، وأتيت إلى هنا لأنه نوع من الأشياء التي أود أن أخبرك بها وجهاً لوجه.