"أو أنّكِ" - Translation from Arabic to Turkish

    • Yoksa
        
    • da
        
    Seni bırakayım mı, Yoksa sadece beni mi kontrol ediyorsun? Open Subtitles إذن هل تحتاجين إلى توصيلة، أو أنّكِ تطمئنين عليّ فحسب؟
    Yoksa hem onun hem de kendi yükünü mü taşıyorsun? Open Subtitles أو أنّكِ تحملين كل هذا بنفسك عِبْأها وعِبْأكِ؟
    Bu yemek planlı mıydı Yoksa çat kapı mı gittiniz? Open Subtitles 00. هل وضعتِ خططاً لتناول العشاء معاً أو أنّكِ أتيتِ فحسب؟
    Bu da ya yolda oldukları ya da onları yakalayamadığınız anlamına geliyor. Open Subtitles ذلك يعني أنّهما في الطريق إلى هُنا أو أنّكِ لمْ تقبضي عليهما.
    Ya da oksijen tankıyla tuvalette yalnız kalan bir bağımlıya güvenebileceğine karar verdin. Open Subtitles إما هذا الاحتمال أو أنّكِ قرّرتِ أن تثقي بمدمن حشيش يقف وحيداً في الحمام بجانب أسطوانة أوكسجين
    Biri mi öldü Yoksa ateşli sesimi mi duymak istedin? Open Subtitles إمّا أنّ هناك جثة أو أنّكِ ترغبين في سماع صوتي المُثير.
    Bunu sana ödeme yaptığım için mi Yoksa gerçekten öyle hissettiğin için mi söylediğini bilmiyorum. Open Subtitles حسناً، لا أعلم إن كنتِ تقولين ذلكَ لأنّي أدفع لكِ المال، أو أنّكِ صادقة حقاً في ذلك.
    Pardon, seni yanlış mı duydum Yoksa benimle aynı fikirde misin? Open Subtitles معذرةً، هل سمعتكِ بالخطأ أو أنّكِ تتفقين معي؟
    Yoksa aşağıda internetinle fazla mı oyalanıyordun? Open Subtitles أو أنّكِ مشغولة جداً بنقل جهاز الـ "بلاك بيري" خاصتك ؟
    Hangisinin daha kötü olduğunu bilmiyorum birinin kafamı uçurmaya çalışması mı Yoksa seni öptüğümde beni itmen mi? Open Subtitles لستُ مُتأكّداً ممّا يجب أن أكون أكثر قلقاً حوله، أنّ شخصاً حاول إطلاق النار على رأسي أو أنّكِ دفعتِني بعيداً عندما هممتُ بتقبيلكِ.
    Yoksa hissetmek istemiyor musun? Open Subtitles أو أنّكِ لا تريدين الشعور بذلك؟
    Beni ilgilendirmediği kısmını mı anlamadın Yoksa beni ilgilendirmediği kısmının hiçbirini mi anlamadın? Open Subtitles إذاً، هل فهمتِ الجزء على إنها "لم تكن مشكلتي أو أنّكِ لم تفهمين أيّ جزء من إنها "لم تكن مشكلتي"؟
    - ...Yoksa bin dereden su mu getireceksin? Open Subtitles ـ أو أنّكِ هنا لشيء آخر؟
    - Hayır. - Ya da belki de benim her şeyi mahvedip kararını senin yerine vermemi bekliyordun, yanlıyor muyum? Open Subtitles أو أنّكِ تأملين أن أفسد من الأمر حتى أهديكِ بذلك إلى قراركِ، هل أنا مُخطئ؟
    Ya da, buraya şeytan tarafından beni yolumdan saptırmak için gönderildiniz. Open Subtitles إمّا ذلك، أو أنّكِ قد أرسلتِ إلى هنا بواسطة الشيطان لإغرائي نحو أفكار شريرة،
    Bu ya görmüş olduğum en sıkıcı rüya ya da sen de benim gibi uyuyamadın. Open Subtitles إمّا أنّ هذا أكثر حلمٍ مُثير للضجر، أو أنّكِ لا تستطيعين النوم أيضاً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more