"أَدْفعُ" - Translation from Arabic to Turkish

• ödüyorum
• ödemiyorum

Yani, bu durumda, maaşını ben ödüyorum, kii, bu da beni onun patronu yapıyor.
لذا، بشكل آخر، أَدْفعُ راتبه، الذي يَجْعلُني رئيسَه.

Bakın ben vergilerimi ödüyorum.
النظرة، أَدْفعُ ضرائبَي، أَنا تَعَاوُن بتحقيقِكَ.

Kuram'a bu dersler için saati başına 75 dolar ödüyorum.
أَدْفعُ Kuram 75$ في السّاعة لتلك الأصنافِ.

Dinle, sen omlet yap diye oraya para ödemiyorum.
يا، يَستمعُ، لا أَدْفعُ عنك لكي يَجْعلَ omelets فوق هناك.

- Ben hiç ödemiyorum!
- حَسناً، لا أَدْفعُ!

Bu da yetmezmiş gibi avukat parasının da yarısını ben ödüyorum.
أَدْفعُ نِصْفَ أجرِ محاميها.

Maaşını ben ödüyorum.
أَدْفعُ راتبَكَ.

Geçmişin günahlarının bedelini ödüyorum.
أَدْفعُ ثمن خطايا الماضي

- Vergilerimi ödüyorum.
- أَدْفعُ ضرائبَي.

Nakit ödüyorum.
أَدْفعُ نقداً

Ben ödüyorum.
- أَدْفعُ.

Ben ödemiyorum.
لا أَدْفعُ.

ödemiyorum.
لا أَدْفعُ.