"أُفكّرُ" - Translation from Arabic to Turkish

• düşünüyordum
• düşünürüm
• düşünürdüm

Hangi geceyi düşünüyordum?
حَسناً، دعنا فقط نَرى كَمْ بعيداً هذا إي إس بي لك تَذْهبُ. أَيّ ليل كَانَ أُفكّرُ به؟

Oraya gidip biraz gezmeyi düşünüyordum.
أنا كُنْتُ أُفكّرُ في الذهاب إلى هناك لبعض الوقت كي أشاهدها

Evimin seninle nasıl güzelleştiğini düşünüyordum.
كُنْتُ أُفكّرُ كَيفَ يبدو مكاني جيداً وأنامعَكفيه،.

O günden sonra ne zaman rozetini taktığını görsem bunu düşünürüm.
حَسناً، منذ ذلك الحين، كُلَّ مَرَّةٍ أنا أَرى وَضعتَ على تلك الشارةِ، أنا، أنا أُفكّرُ بذلك.

Hazır olabilirsin Julius, ama yerinde olsam, bir düşünürdüm.
أنت قَدْ تَكُونُ مستعدَّ، جوليوس , لكن لو كنت مكانك، أنا أُفكّرُ في الموضوع.

Öğle yemeği için ara vermeyi düşünüyordum.
أنا كُنْتُ أُفكّرُ بالأَخْذ إستراحة غدائي.

Pizza siparişiyle ilgili bir dümen düşünüyordum. Çık!
أنا أُفكّرُ بهذا الغبى الذيَ تورط فى تسليمَ البيتزا.

Ben diş sigortasını düşünüyordum ama kızı da hiç fena değil.
أنا كُنْتُ أُفكّرُ بخطةِ الأسنانَ، لَكنَّها بخيرُ أيضاً.

Ben öyle bir şey yapmayı düşünüyordum.
أنا كُنْتُ أُفكّرُ بالعَمَل شيء ما مثل ذلك نفسي، رجل.

düşünüyordum da buraya gelip benimle yaşayabilirsin.
كُنْتُ أُفكّرُ في شيءِ يُمْكِنك أَنْ تأتِ لتعيشي هنا

Babamı düşünüyordum da, ama artık düşünmüyorum.
أنا كُنْتُ أُفكّرُ بشأن أَبِّي، لكن لَستُ الآن.

Ben de onu düşünüyordum.
أنا كُنْتُ أُفكّرُ في ذلك. حسنا.

Ben de tam aynı şeyi düşünüyordum.
أنا كُنْتُ أُفكّرُ الشيءَ نفسهَ مضبوطَ

Sana söylüyorum annen benden para sakladığını söylediği an onu mezara hangi elbiseyle sokacağımı düşünüyordum.
أنا سَأُخبرُ ya، عندما أمّكَ أخبرتْني هي كَانتْ تَخفي ذلك المالِ منّي، أنا كُنْتُ أُفكّرُ ما لباسَ لوَضْعها خارج في.

Hey, anne biliyor musun düşünüyordum da, buraya geldiğimden beri benim de boğazım biraz batıyor.
يا، تَعْرفُ، Ma، أُفكّرُ ذلك منذ أنا كُنْتُ هنا، حنجرتي a خشن إلى حدٍّ ما، أيضاً.

Dinle, sabahki şeyi düşünüyordum da...
إستمعْ، أنا كُنْتُ أُفكّرُ بشأنه الذي حَدثَ في وقت سابق و...

Filmi yönetirken seni düşünüyordum.
أنا كُنْتُ أُفكّرُ بشأنك عندما وجّهتُه.

Bugün seni düşünüyordum.
أنا كُنْتُ أُفكّرُ بشأنك اليوم

Bir şey olması gerekmez Roz. Kriz yaşayan dostlarımı hep düşünürüm.
هو يُحاولُ تَشويف a صديق أُفكّرُ بها في وقتِها مِنْ الأزمةِ.

Birisi bana bebeğim diyince ne düşünürüm biliyor musun?
هل تَعْرفُ ماذا أُفكّرُ عندما تناديني ، صغيرتي؟

Yaptığım en zor işin onu doğurmak olduğunu düşünürdüm.
أنا كُنْتُ أُفكّرُ الشيءَ الأصلبَ أنا أبداً وُلِدتُها.