"إتفاقنا" - Translation from Arabic to Turkish

    • Anlaşmamız
        
    • Anlaşmamızı
        
    • anlaşmamıza
        
    • Anlaşmamızın
        
    • Anlaşma
        
    • anlaşmamıştık
        
    • anlaştık
        
    • anlaşmanın
        
    • anlaşmada
        
    • anlaşmayı
        
    • Anlasmamiz
        
    • antlaşmamız
        
    • anlaşmamızda
        
    • Anlaşmamızdan
        
    • anlaşmadan
        
    - Kızları okula sen götürüyorsun ben alıyorum. Bu adil, Anlaşmamız böyleydi. Open Subtitles أنتي تأخذين البنات الى المدرسة وأنا أقلّهم منها, هذا عادل, وهذا إتفاقنا
    - Anlaşmamız doğrultusunda akraba ya da dost indirimi yok. Open Subtitles بشأن إتفاقنا ، لا يوجد خصم لأفراد العائلة أو الأصدقاء
    Anlaşmamızı unutma Lois. Burada oturacağım akşam anala izin vereceksin. Open Subtitles لا تنسي إتفاقنا يا لويس أنا أجلس هنا ولاحقاً الليلة أضاجعك في دبرك
    Albay Yin, anlaşmamıza göre tutsakların hiçbirini... incitmek zorunda kalmayacaktım. Open Subtitles أيها الكولونيل ين, كان إتفاقنا ألا أضطر لإيذاء أي من السجناء الآخرين
    Anlaşmamızın tarafsız bir kefili olursa çok daha memnun olacağım. Open Subtitles سأشعر بإرتياح كبير إذا كان إتفاقنا له ضامن أكثر حيادية.
    "Anlaşma" diye adlandırmıştı. Open Subtitles ولكنّها ظلت ترغب في التحدّث حول إتفاقنا.
    Anlaşmamız, sürekli bir ekip ve ilk boş koltukta Binbaşı rütbesi içindi. Open Subtitles إتفاقنا كان بمنحي وحدة دائمة ومنصب الرائد عند شغوره
    Anladım, Anlaşmamız seni artık tatmin etmiyor mu? Open Subtitles فهمت؛ إذاً إتفاقنا لم يَعـُد مُرضِياً لك.
    Anlaşmamız böyleydi Bay Archer ve siz kabul ettiğinizi söylediniz. Open Subtitles كان هذا إتفاقنا سيد آرشر وأنت وافقت على ذلك
    Asıl talihsizce olacak olan şey; Anlaşmamız ile ilgili ağzını açman olacaktır. Open Subtitles ما لن يكون خطوة ذكية هو أن تفتح فمك بشأن إتفاقنا
    Anlaşmamız konusunda dilini tutmayı beceremiyorsan... Open Subtitles إذا لم تتمكني من إغلاق فمك والتحدث عن إتفاقنا الصغير
    Anlaşmamız gerçekleşmeden, bu halkadan dışarı çıkamayacağın konusunda bana güvenebilirsin. Benim param senin de malın var. Open Subtitles وبإمكانك أن تثق بأنك لن تغادر هذا الطوق, بدون إتفاقنا على صفقة
    Dün gece düşündüm de, on dördüncü yaşımızın Kasım ayında şu büyük Anlaşmamızı yapmıştık. Open Subtitles ـ أتعرف ؟ كنت أفكر ليلة البارحة ـ عندما كنا في الرابعة عشر و أنجزنا إتفاقنا الكبير ؟
    Vicdanın sızlamıyorsa eğer, Anlaşmamızı bir daha gözden geçirmeliyim sanırım. Open Subtitles لو أن هذا يناسبك حقاً، فربما يجب أن نعيد التفكير في إتفاقنا
    Fakat bana inanılmaz bir tutku ile geldiniz, ve şimdi görünüyor ki anlaşmamıza olan isteğiniz azalıyor.. Open Subtitles ولكنك جئتي إلي بحماس شديد ويبدو أن حماسك الآن قد بدأ يفتر نحو إتفاقنا
    Hayır anlaşmamıza göre, cephaneliği araştırdıktan sonra Ben'in peşinden gidecektik. Open Subtitles لا، كان إتفاقنا هو أن نذهب و نبحث عن بِن حالما نستكشف مستودع الأسلحة
    Hadi medeni insanlar gibi Anlaşmamızın koşullarını konuşalım, olur mu? Open Subtitles هلّا نناقش شروط إتفاقنا كرجالٍ مُتحضرين؟
    Yeni Anlaşmamızın ruhu gereğince bu fikri bulmuş olmana ne kadar şaşırdığımı gizleyeceğim. Open Subtitles و تكريماً لروح إتفاقنا الجديد سأخفي دهشتي أنك أنت من توصل إليها
    Herkes kârlı. Söz edilmemiş Anlaşmamızdan bahset. - Söz edilmemiş Anlaşma mı? Open Subtitles الجميع يفوز ,أخبرها عن إتفاقنا الغير معلن
    - Olmaz. Yıldızları motel odasından seyredemeyiz. Böyle anlaşmamıştık. Open Subtitles -لا , لا يمكنك رؤية النجوم من الفندق , كان إتفاقنا أن
    Fransız'la sadece kızımız için anlaştık. Open Subtitles إتفاقنا مع الرجل الفرنسي كان لأجل ابنتنا فقط
    - Güzel. Artık tanıştığımıza göre neden anlaşmanın şartlarını netleştirmiyoruz? Open Subtitles إذن، بما أننا إلتقينا الآن، فلمَ لا نجعل إتفاقنا رسميّاً؟
    Eğer tüm parayı alırlarsa yaptığımız anlaşmada değişiklik olmaz, değil mi? Open Subtitles حتى لو حصلت على كل المال ، فلن يشكّل ذلك فارقا حول إتفاقنا لا يمكن أن ترجع عن كلمتها
    Ama inan bana, o anlaşmayı bu şekilde imzalamadı. Open Subtitles صحيح . بس إيه الواد جوي كان نفسه يأكد إتفاقنا بحاجات تانية
    Sen sana düşeni yapmazsan antlaşmamız biter. Open Subtitles إذا لم تفي بجزءك من الإتفاق ، فسيكون إتفاقنا لاغي
    anlaşmamızda kaçık motorcu hatunların da olduğunu hatırlamıyorum. Open Subtitles لا أتذكر فتيات دراجات مجانين كانوا ضمن إتفاقنا.
    Teleks veya, telefon konuşmalarımızda kesinlikle Anlaşmamızdan bahsetmeyin. Open Subtitles لا تشير إلى إتفاقنا عندما تستخدم التليكس او في محادثاتنا الهاتفية
    Bu adam buluttan nem kapıp anlaşmadan çekilebilir, ...ve sen aptalca şeyler yapıyorsun. Open Subtitles ..هذا الرجل يبحث عن أي شيء ليتراجع عن إتفاقنا ,وانت تفعل شيء بهذا الغباء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more