| - Kızları okula sen götürüyorsun ben alıyorum. Bu adil, Anlaşmamız böyleydi. | Open Subtitles | أنتي تأخذين البنات الى المدرسة وأنا أقلّهم منها, هذا عادل, وهذا إتفاقنا |
| - Anlaşmamız doğrultusunda akraba ya da dost indirimi yok. | Open Subtitles | بشأن إتفاقنا ، لا يوجد خصم لأفراد العائلة أو الأصدقاء |
| Anlaşmamızı unutma Lois. Burada oturacağım akşam anala izin vereceksin. | Open Subtitles | لا تنسي إتفاقنا يا لويس أنا أجلس هنا ولاحقاً الليلة أضاجعك في دبرك |
| Albay Yin, anlaşmamıza göre tutsakların hiçbirini... incitmek zorunda kalmayacaktım. | Open Subtitles | أيها الكولونيل ين, كان إتفاقنا ألا أضطر لإيذاء أي من السجناء الآخرين |
| Anlaşmamızın tarafsız bir kefili olursa çok daha memnun olacağım. | Open Subtitles | سأشعر بإرتياح كبير إذا كان إتفاقنا له ضامن أكثر حيادية. |
| "Anlaşma" diye adlandırmıştı. | Open Subtitles | ولكنّها ظلت ترغب في التحدّث حول إتفاقنا. |
| Anlaşmamız, sürekli bir ekip ve ilk boş koltukta Binbaşı rütbesi içindi. | Open Subtitles | إتفاقنا كان بمنحي وحدة دائمة ومنصب الرائد عند شغوره |
| Anladım, Anlaşmamız seni artık tatmin etmiyor mu? | Open Subtitles | فهمت؛ إذاً إتفاقنا لم يَعـُد مُرضِياً لك. |
| Anlaşmamız böyleydi Bay Archer ve siz kabul ettiğinizi söylediniz. | Open Subtitles | كان هذا إتفاقنا سيد آرشر وأنت وافقت على ذلك |
| Asıl talihsizce olacak olan şey; Anlaşmamız ile ilgili ağzını açman olacaktır. | Open Subtitles | ما لن يكون خطوة ذكية هو أن تفتح فمك بشأن إتفاقنا |
| Anlaşmamız konusunda dilini tutmayı beceremiyorsan... | Open Subtitles | إذا لم تتمكني من إغلاق فمك والتحدث عن إتفاقنا الصغير |
| Anlaşmamız gerçekleşmeden, bu halkadan dışarı çıkamayacağın konusunda bana güvenebilirsin. Benim param senin de malın var. | Open Subtitles | وبإمكانك أن تثق بأنك لن تغادر هذا الطوق, بدون إتفاقنا على صفقة |
| Dün gece düşündüm de, on dördüncü yaşımızın Kasım ayında şu büyük Anlaşmamızı yapmıştık. | Open Subtitles | ـ أتعرف ؟ كنت أفكر ليلة البارحة ـ عندما كنا في الرابعة عشر و أنجزنا إتفاقنا الكبير ؟ |
| Vicdanın sızlamıyorsa eğer, Anlaşmamızı bir daha gözden geçirmeliyim sanırım. | Open Subtitles | لو أن هذا يناسبك حقاً، فربما يجب أن نعيد التفكير في إتفاقنا |
| Fakat bana inanılmaz bir tutku ile geldiniz, ve şimdi görünüyor ki anlaşmamıza olan isteğiniz azalıyor.. | Open Subtitles | ولكنك جئتي إلي بحماس شديد ويبدو أن حماسك الآن قد بدأ يفتر نحو إتفاقنا |
| Hayır anlaşmamıza göre, cephaneliği araştırdıktan sonra Ben'in peşinden gidecektik. | Open Subtitles | لا، كان إتفاقنا هو أن نذهب و نبحث عن بِن حالما نستكشف مستودع الأسلحة |
| Hadi medeni insanlar gibi Anlaşmamızın koşullarını konuşalım, olur mu? | Open Subtitles | هلّا نناقش شروط إتفاقنا كرجالٍ مُتحضرين؟ |
| Yeni Anlaşmamızın ruhu gereğince bu fikri bulmuş olmana ne kadar şaşırdığımı gizleyeceğim. | Open Subtitles | و تكريماً لروح إتفاقنا الجديد سأخفي دهشتي أنك أنت من توصل إليها |
| Herkes kârlı. Söz edilmemiş Anlaşmamızdan bahset. - Söz edilmemiş Anlaşma mı? | Open Subtitles | الجميع يفوز ,أخبرها عن إتفاقنا الغير معلن |
| - Olmaz. Yıldızları motel odasından seyredemeyiz. Böyle anlaşmamıştık. | Open Subtitles | -لا , لا يمكنك رؤية النجوم من الفندق , كان إتفاقنا أن |
| Fransız'la sadece kızımız için anlaştık. | Open Subtitles | إتفاقنا مع الرجل الفرنسي كان لأجل ابنتنا فقط |
| - Güzel. Artık tanıştığımıza göre neden anlaşmanın şartlarını netleştirmiyoruz? | Open Subtitles | إذن، بما أننا إلتقينا الآن، فلمَ لا نجعل إتفاقنا رسميّاً؟ |
| Eğer tüm parayı alırlarsa yaptığımız anlaşmada değişiklik olmaz, değil mi? | Open Subtitles | حتى لو حصلت على كل المال ، فلن يشكّل ذلك فارقا حول إتفاقنا لا يمكن أن ترجع عن كلمتها |
| Ama inan bana, o anlaşmayı bu şekilde imzalamadı. | Open Subtitles | صحيح . بس إيه الواد جوي كان نفسه يأكد إتفاقنا بحاجات تانية |
| Sen sana düşeni yapmazsan antlaşmamız biter. | Open Subtitles | إذا لم تفي بجزءك من الإتفاق ، فسيكون إتفاقنا لاغي |
| anlaşmamızda kaçık motorcu hatunların da olduğunu hatırlamıyorum. | Open Subtitles | لا أتذكر فتيات دراجات مجانين كانوا ضمن إتفاقنا. |
| Teleks veya, telefon konuşmalarımızda kesinlikle Anlaşmamızdan bahsetmeyin. | Open Subtitles | لا تشير إلى إتفاقنا عندما تستخدم التليكس او في محادثاتنا الهاتفية |
| Bu adam buluttan nem kapıp anlaşmadan çekilebilir, ...ve sen aptalca şeyler yapıyorsun. | Open Subtitles | ..هذا الرجل يبحث عن أي شيء ليتراجع عن إتفاقنا ,وانت تفعل شيء بهذا الغباء |