| Anahtarları bulup onları kurtar ve hepsini buraya getir. | Open Subtitles | لتحررهم من حبسهم ثم إجلبهم هنا |
| Anahtarları bulup onları kurtar ve hepsini buraya getir. | Open Subtitles | لتحررهم من حبسهم ثم إجلبهم هنا |
| Derhal getir bana onları. | Open Subtitles | إجلبهم إليّ حـالاً |
| Sen ilk hamleyi yap yapıp onları içeri çek ki ben de bunu kullanayım. | Open Subtitles | أنت إفعل الحركة الأولى وعندما تفعلها إجلبهم عندي وأنا سأستخدم هذه |
| Açıkçası ikiniz gizlenmeyi beceremiyorsunuz. getirin onları. | Open Subtitles | أنتما الإثنان مقززان بتتبعكما لنا، إجلبهم |
| Eşyaları hemen buraya getir. | Open Subtitles | إجلبهم هنا بسرعة |
| Hayır, sabah getir onları. | Open Subtitles | لا، إجلبهم لي في الصباح |
| getir onu, bebeğim. | Open Subtitles | إجلبهم يا عزيزي |
| getir onları, köşeye getir. | Open Subtitles | إجلبهم إلى الزاوية والآن إذهب |
| Aigoo, taşıma mı, ne taşıması? Balık ambarına tık onları getir işte. | Open Subtitles | فقط إجلبهم من عنبر الأسماك |
| - Tamam, hepsini buraya getir. | Open Subtitles | حسنٌ , إجلبهم جميعًا هنا. |
| - Onları içeri getir. | Open Subtitles | إجلبهم للداخل - حسناً - |
| Onları bana getir. | Open Subtitles | إجلبهم لي |
| Fıstıkları içeri getirsene. | Open Subtitles | إجلبهم إلى هنـا |
| Onları buraya getirin. Biz diğer herkesi toplarız. | Open Subtitles | إجلبهم هنا وسنقوم بتجميع الآخرين |
| Benim odaya getirin. | Open Subtitles | ... وبعضالبيرة. إجلبهم إلى مكاني. |
| Çocukları bulursanız bana getirin. | Open Subtitles | اذا وجدت الأطفال، إجلبهم لي |