| Pazartesi hakim karşısına çıkacağım. O zamana dek beni buradan çıkarmalısın. | Open Subtitles | عندي حتّى يوم الإثنين لأمثل أمام القاضي، عليكَ إخراجي من هنا قبل ذلك الحين |
| Beni buradan çıkarmalısın. | Open Subtitles | عليك إخراجي من هنا |
| Beni buradan çıkarabilir misiniz acaba? Ben de sizi sıkıca kucaklayabileyim. | Open Subtitles | أيمكنكما إخراجي من هنا حتى أعانقكما بحرارة؟ |
| Beni buradan çıkarabilir misin? | Open Subtitles | أيمكنك إخراجي من هنا ؟ |
| Şimdi, yaşamak istiyorsan beni buradan çıkarman gerekiyor. | Open Subtitles | الآن، إذا أردتَ أن تعيش عليكَ إخراجي من هنا |
| Evet. Beni buradan çıkartabilir misiniz? | Open Subtitles | حسنا , هل يمكنكما يا رفاق إخراجي من هنا |
| Bu da demek oluyor ki beni 24 saatliğine buradan çıkarabilirsin. | Open Subtitles | ما يعني أن بوسعك إخراجي من هنا لـ 24 ساعة |
| - Lütfen, beni buradan çıkarmalısın. | Open Subtitles | عليك إخراجي من هنا |
| Beni buradan çıkarmalısın. | Open Subtitles | يجب عليك إخراجي من هنا |
| Beni hemen buradan çıkarmalısın. | Open Subtitles | عليك إخراجي من هنا فوراً |
| Beni buradan çıkarmalısın. | Open Subtitles | هل حصلت على إخراجي من هنا. |
| Harold, beni buradan çıkarmalısın. | Open Subtitles | "هارولد"، عليك إخراجي من هنا. |
| Şimdi, Beni buradan çıkarabilir misin? | Open Subtitles | الآن، هل يمكنك إخراجي من هنا |
| - Beni hemen buradan çıkarman lazım. | Open Subtitles | ولكنها كانت رحلت عليكِ إخراجي من هنا الآن |
| - Beni buradan çıkarman lazım. | Open Subtitles | كنت ستعمل على إخراجي من هنا |
| Beni buradan çıkarabilirsin. | Open Subtitles | يُمكنكَ إخراجي من هنا |