| Trajik bir şekilde öldü, öldürüldü, bir terörist tarafından. | Open Subtitles | قدّ قـُتل مأسويّاً، قـُتل بقنبلة إرهابيّ زرعت بسيارتهِ. |
| Yıllar önce terörist bir kadına aşık olmuştu. | Open Subtitles | .. قبل عدّة سنوات وقع إرهابيّ في حبّ امرأة |
| Anlaşıldığı kadarıyla Ziyaretçilere karşı terörist bir saldırı hazırlıyorlarmış. | Open Subtitles | تشير معلوماتي الإستخباراتية إلى أنهم يخططون لهجومٍ إرهابيّ ضد الزائرين |
| terörist damgası yiyeceksin ve sonucunda bunun ceremesini bütün ailen çekecek. | Open Subtitles | ستصبحُ منبوذاً كونك إرهابيّ و عائلتك ستعانيّ كليّاً نتيجة لذلك |
| Polislerin bunun bir terör saldırısı olduğunu düşüneceğini ve kitlesel panikle uğraşmaktan cinayet ihtimalini akıllarına getirmeyeceklerini sandın. | Open Subtitles | وكنتِ تعتقدين بأنّ الشرطة يحسبون ذلك هجوم إرهابيّ وهم سينشغلون بحالة الذعر ولم يفكرون بجريمة القتل |
| E , bu kahrolası düzeltilemez terorist tehtidi dir , yaklaşık 25 yıl cezası var. | Open Subtitles | هذا تهديد إرهابيّ عرضة للعقاب بـ 25 عاماً في السجن |
| Birisi onu raporuma gizlice yerleştirmiş ve bu adam da önemli bir terörist saldırısını durdurmada kilit rol oynamış. | Open Subtitles | -لكنّي لم أضعه في التّقرير . شخصٌ ما أدخل اِسمه في تقريري، وذلك كان مفتاح إيقاف هجوم إرهابيّ كبير. |
| Eğer bir terörist daha içimize girerse iltica talep eden diğer bütün mültecileri tehlikeye atar. | Open Subtitles | لو زلّ إرهابيّ واحد من أيدينا، فإنّه سيُعرّض جميع اللاجئين الآخرين الطالبين حقّ اللجوء السياسي للخطر. |
| Amerikan topraklarında bir terörist kaçak durumda ve ben de onun sabit diskini görmek istiyorum. | Open Subtitles | هُناك إرهابيّ هارب على الأراضي الأمريكيّة، وأريد أن أرى قرصه الصلب. |
| Muhtemel bir terörist saldırısının ortasında olduğumuz farkındasın galiba. | Open Subtitles | تعالي إلى هُنا. إنّك تعين أنّنا في خضم هجومٍ إرهابيّ مُحتمل. |
| Kendi devletim tarafından hiçbir zaman şu şekilde tasvir edilmeyi beklemezdim: "sinsi," "hain," "terörist." | TED | لم أكن أتوقع أبدًا أن تصفني حكومة بلدي بهذه الأوصاف: "متربّص"، "شنيع"، "إرهابيّ". |
| terörist saldırıyı üstümüze yıktı. | Open Subtitles | لقد لفّق لنا تهمة هجوم إرهابيّ |
| Yetkililer bunun bir terörist saldırısının önlenmiş bir parçası olduğunu düşünüyorlar. | Open Subtitles | "ممّا دفع السلطات للاعتقاد أنّه قد يكون لعب دوراً في هجومٍ إرهابيّ." -هجوم إرهابيّ؟ |
| Ne yaparsam yapayım bazıları her zaman benim bir terörist olduğumu düşünecek. | Open Subtitles | مهما فعلت... بعض الأشخاص سيزالون يظنون أنني إرهابيّ |
| Al sana müttefik olan bir terörist daha. | Open Subtitles | حسنٌ، هذا إرهابيّ آخر انقلب حليفًا. |
| Bir uzay istasyonuna yapılan terörist bir saldırıyı araştırıyormuş. | Open Subtitles | {\fnArabic Typesetting}كان يبحث بأمر هجوم إرهابيّ على محطّة فضاء. |
| Her zamanki yayın akışını, Jordan Kulesi'ne yapılan ve birkaç dakika önce sona eren korkunç bir terörist saldırısı haberiyle kesiyoruz. | Open Subtitles | -{\cH70BFDC}نقاطعُ برنامجكم المعتاد" حتى نقدّم لكم هذا التقرير المرعب" "{\cH70BFDC}. (عن استيلاء إرهابيّ على برج (جوردن الحالة التي انتهت منذ لحظات." |
| Yani Lightman'ın peşinde olan bir terörist tarafından az kalsın öldürülecektim. | Open Subtitles | لذا ، كدتُ أقتل من قبل إرهابيّ يسعى وراء (ليتمان). |
| Ya da dalavereci bir terörist. | Open Subtitles | -ناضج مُؤخراً . -أو خليّة إرهابيّ نائم . |
| Bir terör eyleminin geçmişi izlenebilir. Bu bizi bir savaş nedeni yapar. | Open Subtitles | هجومٌ إرهابيّ والذي يمكن تتبعه إلينا هو بمثابة إعلان حرب |
| Bir zamanların yükselen şehri Odessa korkakça bir terör saldırısı sonucu adeta ıssız bir çöle dönüştü. | Open Subtitles | "أوديسا).. التي كانت مدينة مزدهرة) في قلب (تكساس)".. -أصبحت بلد خراب بعمل إرهابيّ جبان وشرير" " |
| Bu hastalığın kaynağı hala bilinmiyor, ama bunun mükemmel planlanmış bir terorist saldırısı olduğu hakkında bir çok teori var. | Open Subtitles | "لم يتمّ إلى الآن، تحديد مصدر هذا الوباء" "لكن هناك العديد من النظريّات التي تتكهّن أنّه نتيجة هجوم إرهابيّ منظّم" |