| Yeni kuvvetiz akan duş başlıkları takıyoruz. | Open Subtitles | نحن نركّب دوش إستحمام جديد يخفض التدفّق في كلّ حمّام |
| Her otelde duş bonesi veya dikiş seti bulmak mümkün değil. | Open Subtitles | ليس كل الفنادق، تجهز قبعات إستحمام وأدوات خياطة. |
| Sanırım sırada uzun sıcak bir duş var. | Open Subtitles | أتخيل أن إستحمام طويل و لطيف سيكون جيداً |
| İkimizin de sevdiği şişme bir banyo yastığı var. Kullanma sırasının onda olduğunu iddia ediyor. Yanıldığını söyledim. | Open Subtitles | يوجد وسادة إستحمام قابلة للنفخ ، نحبها أنا وأمي، قالت أنه يومها لإستخدامها ، خالفتها الرأي فتشاجرنا |
| Bir banyo ritüeli, suya gireriz ve Musevi olarak doğarız. | Open Subtitles | إنها إستحمام طقسي حيث يتم غمرنا بالمياه ونولد من جديد كيهود |
| Duşa yapılan bir sabotaj. | Open Subtitles | تخريب رأس إستحمام |
| Evet, genelde ilk duşları sonrası kendilerini asarlar. | Open Subtitles | أجل، إنهم يشنقون انفسهم غالباً بعد أول إستحمام |
| "Sürekli bakıma ihtiyacı olacak banyosu, tuvaleti." | Open Subtitles | ستحتاج إلى الرعاية على مدار الساعة" إستحمام, قضاء الحاجة" |
| Sıcaklık hala çok fazlaysa soğuk duş denen bir şey var. Jenny? | Open Subtitles | وإذا كانت الحرارة شديدة هناك دائما إستحمام بارد |
| Yaşadığın yerde duş yok mu senin? | Open Subtitles | أليس هناك حمام إستحمام في المكان الذي تعيش فيه؟ |
| Deri kaplamalı koltuklar, uyuma kabini duş, tam teşekküllü mutfak ve son teknoloji. | Open Subtitles | جميع المقاعد جلدية وكبائن للنوم وغرفة إستحمام ومطبخ مجهز بالكامل والطائرة مجهزة بأحدث التقنيات والإلكترونيات الهندسية |
| Çamaşırlarımızı kaynatacağız! Küçük bir duş alanı kuracağız ki küçük sevimli vücutlarımızı yıkayabilelim. | Open Subtitles | سنستمتع هنا سنقيم منطقة إستحمام صغيرة |
| Beleş duş perdesi! Beleş duş perdesi! | Open Subtitles | ستارة إستحمام مجانية - ستارة إستحمام مجانية - |
| duş almanı veya banyo yapmanı öneririm. | Open Subtitles | لا أستطيع أن لا أنصحك بحمام أو إستحمام |
| Rahibelerin duş odasına yöneleceğim. | Open Subtitles | ثم سوف أتوجه إلى غرفة إستحمام الراهبات |
| Biraz sabun sizi küvette yumuşatsın diye biraz banyo köpüğü ve gece atıştırmanız için çikolatalı mini keklerden getirdim. | Open Subtitles | جلبت إليكِ الصابون وسائل إستحمام لينعشكِ داخل المغطس وبعض كعك الشوكولاه لأجل وجبة خفيفة في وقت متأخّر |
| banyo sırası Fuzzy, Laurel ve Fiamma'da. | Open Subtitles | "إستحمام ليلي لأجل "فازي" , "لوريل" و "فييما |
| Birbirimizin kollarında keyifli bir banyo. | Open Subtitles | مجرد إستحمام ونحن بين زراعي بعض |
| Duşa mayoyla mı giriyorsun? | Open Subtitles | أترتدي ثوب إستحمام في الحمام؟ |
| Ne sandın burasını, PS'nin duşları mı? | Open Subtitles | أعني ماذا تظنّ, هل تظنّ هذه غرفة إستحمام في "بين"؟ |
| Kan banyosu yapan vampirler falan yoktu. | Open Subtitles | فلا يوجد مصاصين دماء أو إستحمام فى الدم دارفوليا"؟" |
| Hayır, hayır, küvetin içinde köpük var, bir şey görmezsin. Gel içeri. | Open Subtitles | لا، لا، إنه إستحمام بالفقاعات لايمكنك رؤية شيء، هيا تعالي |