| Efendim, büyük jüri önünde tanıklık yapmak için mahkemeye çağırıldım. | Open Subtitles | سيدي ، لقد تم إستدعائي لأشهد أمام لجنة مُحلفين كُبرى |
| Washington'dan çağırıldım. Makinenin kapatılmasını konuşmak istiyorlar. | Open Subtitles | لقد تم إستدعائي لواشنطن يريدون مناقشة إغلاق الآلة |
| İhtiyat Personel'denim. Geçen yıl tekrar göreve çağrıldım. | Open Subtitles | أنا من جنود الإحتياط، وتمّ إستدعائي للخدمة العام الماضي. |
| Bu olaylar başladığında savaştan geri çağrıldım. Savaş ne oldu peki? | Open Subtitles | لقد تم إستدعائي من الحرب عندما بدأ هذا الأمر و ماذا حدث للحرب ؟ |
| Az önce tuvaletten çağrı aldım. | Open Subtitles | إلى أين نحن ذاهبون لقد تم إستدعائي لأذهب لدورة المياة |
| - Beni de çağırıp hapse tıkarlar. | Open Subtitles | سوف يتم إستدعائي وحجزي. |
| Düşmanları, aralarında saklıydı. Bu yüzden beni çağırdılar. | Open Subtitles | كان الأعداء مختبئين بينهم، لذا تمّ إستدعائي. |
| Yeraltı Dünyası'na geri çağırılıyorum. | Open Subtitles | و الآن يتم إستدعائي للعودة إلى العالم السُفليّ. |
| Cumartesi günü koca ayak için mi çağırıldım? | Open Subtitles | هل تم إستدعائي صباح يوم السبت من أجل بيج فوت؟ |
| Nişanlıma bu geceyi beraber geçireceğimize dair söz vermiştim. Ama sonra bu uçuşu çağırıldım. | Open Subtitles | لقَد وعدتُ خَطيبتي أننا سنمضي الليلة معاً ، ثم تم إستدعائي لهذه الرحلة. |
| Trenwith'e çağırıldım, sanırım Bayan Chynoweth'in tedavisi için. | Open Subtitles | تم إستدعائي إلى ترينوث .اظن لمعالجة السيدة تشينوث |
| Evet, müdür ile görüşmek üzere çağırıldım. | Open Subtitles | نعم، لقد تم إستدعائي لرؤية المدير. |
| Ekselansları, buraya çağrıldım, ancak neden olduğuna dair en ufak bir fikrim yok. | Open Subtitles | سموك لقد تم إستدعائي الى هنا ولكن ليس لدي فكرة عن السبب |
| Tıbbi Eyalet Kurulu'nun önünde kendimi savunmak için çağrıldım. | Open Subtitles | تم إستدعائي للدفاع عن نفسي أمام أعضاء المجلس الطبي للولاية |
| "çağrı pusulasının geldiğini söylediler." | Open Subtitles | . . قالوا أن خطاب إستدعائي وصل |
| Az önce tuvaletten çağrı aldım. | Open Subtitles | لقد تم إستدعائي لأذهب لدورة المياة |
| Rahibe kardeşlerinle neden beni çağırıp duruyorsunuz? | Open Subtitles | -لمَ أنتِ و أخواتكِ تواصلنَّ إستدعائي ؟ |
| - Beni de çağırıp hapse tıkarlar. | Open Subtitles | سوف يتم إستدعائي وحجزي. |
| Çok üzgünüm ama travma vakası için çağırdılar. Hayır, önemli değil. | Open Subtitles | ..أنا أسفة للغاية، لكن عندما تم إستدعائي لحالة رضوح |
| Kısa bir danışmanlık için çağırdılar da beni. | Open Subtitles | اسمع، تمّ إستدعائي إلى إستشارة مُوجزة. |
| Amanda'nın ofisine çağırılıyorum. | Open Subtitles | لقد تم إستدعائي إلى مكتب أماندا |
| İlk olarak, potansiyel bir jüri üyesi olarak mahkemeye çağrılmıştım. | Open Subtitles | أولاً تم إستدعائي لأكون عضواً بهيئة المحلفين |
| Beni çağırıyorlar. Lanet olsun. İşim bitince ararım. | Open Subtitles | .لم تمّ إستدعائي, اللعنة .سأتصلُ بكِ عندما أنتهي |