| Senden sürekli kahve isteyen bu çocuğun Adı Joon Suk. | Open Subtitles | الولد الذي يطلب منكِ دائماً قهوة مجاناً "إسمهُ "جون سوك |
| Gerçek Adı bu. Bak bu hiç komik değil. | Open Subtitles | إن ذلك إسمهُ الحقيقي مهلاً, إن ذلك ليس جميلاً |
| Evet, bu onun gerçek Adı. Bu işe yarayacak mı? | Open Subtitles | أجل, هذا إسمهُ الحقيقي هل سيُفلح هذا الأمر؟ |
| Hayır ya, ismi zaten tarihi kayıtlarda vardı. | Open Subtitles | لا، إسمهُ قد تمّ حفرهُ في التاريخ مسبقاً. |
| adını bilmiyorum... lâkin görsem tanırım. | Open Subtitles | أنا لا أعرف إسمهُ لكن يمكن أن أعرفهُ إذا رأيتهُ |
| Ted Masterson adında bir mahkum. Brant'le çok vakit geçirirmiş. | Open Subtitles | سجينٌ إسمهُ (تيد ماسترسون) قضي الكثير من الوقت مع (برانت) |
| Neden ismini bilmek zorundaymışım gibi sürekli söylüyorsun? | Open Subtitles | لماذا تقول إسمهُ هكذا كأنني يجب أن أعرفهُ؟ |
| Ama arşivden vasiyetim çıkardığımda bilin bakalım kimin Adı vardı? | Open Subtitles | ولكن عندما إستخرجتُ وصيتها من السجلاتِ العامة خمنوا من ذُكِرَ إسمهُ بداخلها؟ |
| Adı Peter. | Open Subtitles | إنَّ إسمهُ بيتر وهو على علمٍ تامٍ بما يفعل |
| Adı El Limpiador. Büyük ihtimal para aklıyor. | Open Subtitles | إسمهُ يدعى بالمنظّف، لذا فهو يقوم بتنظيف المال ليجعله قانوني. |
| Dünyayı anlayış şeklimizi değiştirdiği için Adı sonsuza dek tarih kitaplarına basılacak. | Open Subtitles | وربما البروفيسور اينشتاين متواضع جدا إسمهُ سيتواجد في كتب التاريخ |
| Dinle, Londra'dan bir misafirimiz olacak. Adı Brett Sheck. Kısaca "Shecky" deriz. | Open Subtitles | إستمع لدي رجُل قادم من "لندن" إسمهُ يدعونهُ |
| Senin cep telefonu kayıtlarına ve onun dişçi kayıtlarına göre adamın Adı Edgar Ramirez. | Open Subtitles | إستناداً إلى سجلاتك الهاتفية وإلى التفاصيل الخاصة بأسنانه فإنَّ إسمهُ كان # إدوارد راميريز # |
| Çünkü Antonis Cosse adamın gerçek Adı değildi. | Open Subtitles | لأنَّ إسمَ " أنتوني كوسي " ليسَ إسمهُ الحقيقي |
| Adı Vakeel Shah. 20 yıl önce Pakistan'dan göç etmiş. | Open Subtitles | "إنَّ إسمهُ هو "فاكيل شاه وقد هاجر من "باكستان" إلى هنا قُبيلَ "٢٠" سنةٍ |
| Fazlur Muhammad onun ismi Molla olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقدُ بأنَّ إسمهُ هو " ملا " " فازلور محمد " |
| Ve Gregg Housh'ta listedeydi sadece ismi ile. | Open Subtitles | و (غريغ هوش) كان إسمهُ بالقائمة (إسمه المستعار). |
| O yüzden yarışın başlayabilmesi için atın adını yazdırdım. | Open Subtitles | لذا ، كمعروف تركتهم يضعون إسمهُ . كمتسابق |
| Dediğiniz gibi dostunuz masumsa çıksın ortaya kan örneği alıp adını temize çıkaralım. | Open Subtitles | الآن ، إذا كانَ صديقكَ بريئاً مثلما يقول دعهُ يأتي إلى هنا وسنأخذ عينهً وعندها سنبرئ إسمهُ مرةً إلى الأبد |
| Logan adında bir adamla randevum var. | Open Subtitles | أنا بالفعل لدي موعد مع شاب إسمهُ لوغان |
| Graham Tracey adında bir saha eğitim amirim vardı. | Open Subtitles | كان هنالكَـ ضابطُ تدريبٍ ميدانيٌّ #إسمهُ #جراهام تريسي |
| Bana bir iyilik yap ve ordaki MTD*'nin sisteminde ismini bir tarat. | Open Subtitles | اسدي إليَّ معروفاً و إبحثي عن إسمهُ فيالـ.. (ن.ق.س) (نظم قسم السيارات) |
| Bazıları rüzgârlarda ismini duydular. | Open Subtitles | لكن آخرون سمعوا إسمهُ مع الرياح |
| Evlendi, bir aile kurdu ve soyadını bile değiştirdi. | Open Subtitles | وتــزوج , وكـّون عــائلة , غـير إسمهُ أيـضاً بعد ذلك |