| Bunu söyledikten sonra sizi bir isimle daha tanıştırayım: Peter Buxtun. | TED | ومع هذا أرغب أن أترككم مع اسم إضافي آخر بيتر باكستون |
| Bir şey daha var son 4 ayda ne olduğunu söylemek ister misin? | Open Subtitles | شي إضافي آخر تريدين أن تقول لي ماذا حدث في الأشهر الأربعة الماضية؟ |
| "Eğer fazladan bir kuvvet daha tanımlamak istiyorsam, belki fazladan bir boyuta daha ihtiyacım vardır." | TED | حيث قال: إن كنت أريد شرح قوة إضافية أخرى، ربما أحتاج لبعد إضافي آخر. |
| Bir kahrolası gün daha! | Open Subtitles | يوم إضافي آخر هذه هي المدة التي توجب عليه فيها ضبط نفسه |
| Bunu cevaplamak için, genom dedektiflerinin bir tane daha delile ihtiyacı var. | Open Subtitles | للإجابة عن ذلك يحتاج محققو الجينوم إلى دليل إضافي آخر |
| Size tüm bunları kayıt etmediğinize dair son bir işlem daha yapacaklar. | Open Subtitles | سيقوموا بفحص إضافي آخر لكم يا رفاق فقط للتأكد من أنكم لا تقوموا بتسجيل الأمر |
| Hayır, bir tane daha var. Peki. Gidelim. | Open Subtitles | كلاّ، هناك مكان إضافي آخر - حسناً، لنذهب - |
| Bir gün daha olmasa ne olur, değil mi? | Open Subtitles | ما المشلكة بيوم إضافي آخر, صحيح؟ |
| Anneme kızgın olmam için bir neden daha. | Open Subtitles | سبب إضافي آخر لكي أغضب من والدتي |
| Karar verilecek bir şey daha var. | TED | هناك قرار إضافي آخر. |
| Oh, bir şey daha. | Open Subtitles | اوه ، شيئ إضافي آخر |
| Bir soru daha: | Open Subtitles | : سؤال إضافي آخر |
| Sormak istediğin bir soru daha vardı. | Open Subtitles | لديكَ سؤال إضافي آخر |
| Bir tanığımız daha var. | Open Subtitles | لدينا شاهدُ إضافي آخر. |
| Atlatılacak bir engel daha. | Open Subtitles | .إنه شيء إضافي آخر |
| Benson, bir şey daha. | Open Subtitles | و .. (بينسون) شيء إضافي آخر |
| Bir kez daha. | Open Subtitles | وقت إضافي آخر |
| Bir şey daha. | Open Subtitles | شيء إضافي آخر |