Açığa çıkmış gibi hissediyorum, eskiden yüzüğümün olduğu yerdeki deri gibi. | Open Subtitles | أشعر أني مفضوح، تماماً مثل الجلد حيث إعتاد أن يكون خاتمي. |
Ortalama Amerika'lilar eskiden Cin'e gore 20 kat daha fazla zengindiler. | TED | الشخص العادى الأمريكى إعتاد أن يكون أغنى 20 مرة من الشخص العادى الصينى. |
eskiden Rus komiseriydi. Vatan cephesinde kendini kanıtlama çabasında. | Open Subtitles | إعتاد أن يكون المفوض السوفياتي عليه أن يحذر جبهته الداخليه |
Ben hep randevuma saatinde gidiyorum, herkes böyle yapmalı, derdi. | Open Subtitles | إعتاد أن يقول أنه يحافظ دائماً على مواعيده وكل شخص آخر يجب أن يفعل هذا |
Ben çocukken bana ne derdi biliyor musunuz? | Open Subtitles | أتعرفون ماذا إعتاد أن يقول لي وأنا صغير؟ |
Ters tepki psikolojisi. Babam bana hep yapardı. | Open Subtitles | هذا هو علم النفس العكسي أبي إعتاد أن يستعمله معي كثيرا |
eskiden rakibine kaybettiğinde sinirini kendinden çıkarırdı. | Open Subtitles | لقد إعتاد أن يكون منزعجاً من نفسه كلما خسر أمام خصمه |
Bu zavallı adam eskiden uzun anlamlı cümleler kurarken yıllarca içtikten sonra artık kısa, saçma sapan sözler söylüyor. | Open Subtitles | هذا الرجل المسكين إعتاد أن يتكلم في جمل فصيحة طويلة لكن بعد سنوات من الشرب |
Bu zavallı adam eskiden uzun anlamlı cümleler kurarken yıllarca içtikten sonra artık kısa, saçma sapan sözler söylüyor. | Open Subtitles | هذا الرجل المسكين إعتاد أن يتكلم في جمل فصيحة طويلة لكن بعد سنوات من الشرب |
Ama eğer ben tümörü alırsam eskiden olduğu gibi biri olabilmek için epey şansı olacak. | Open Subtitles | لكن لو قمتٌ بإزالةِ الورم فلديه فرصة طيّبة بأن يرجع إلى السلوك الذي إعتاد أن يكونه |
eskiden eğlenirdim. İlk başlarda eğlenirdim. Lanet olsun. | Open Subtitles | لقد إعتاد أن يكون مرحاً, معذرة أنا كُنت مرحاً لقد بدأ الأمر كأعظم شئ في العالم |
eskiden sporlara ve bira içmeye ayırırdı zamanını. | Open Subtitles | إعتاد أن يكون متصــلا بالريـاضـة وشاربا للخمــر. |
Amcamın eskiden inşaat işinde olduğunu söylemiş miydim? | Open Subtitles | هل لي أن أقول لكم أن عمي إعتاد أن يكون بمجالات العلاقات التجارية بالمباني ؟ |
Bu şehrin eskiden umutları vardı. Sonra umutlar sokaklara döküldü. | Open Subtitles | هذه المدينة إعتاد أن يكون لديها أمل ولكن تم قتلهم في الشوارع |
eskiden oturma odasında şarkı söyleyip dans ederdi. | Open Subtitles | إعتاد أن يرقص بغرفة المعيشة ويغني. السرطان، السرطان |
Fakat babamda bana değersiz kürk parçası derdi, ve izin verin size ona ne yaptığımı anlatayım... nereye gidiyorsun? | Open Subtitles | لكنّ أبي إعتاد أن يناديني بقطعة الفرو عديمة الفائدة واسمح لي أن أخبرك بما فعلت لذلك المتوحّش مهلا أين تذهب ؟ |
Çocukken babam şöyle derdi... | Open Subtitles | أتعلم، حينما كنتُ طفلاً إعتاد أن يقول أبي |
Ben çocukken babam hep derdi ki: | Open Subtitles | أتعلم، حينما كنتُ طفلاً إعتاد أن يقول أبي |
Embry eskiden onlara dopingli nöbetçiler derdi. - Şimdi ona bir bak. | Open Subtitles | أمبري" إعتاد أن يسميه فتى الهرمونات" والآن إنظري إليه |
Erik, sizin bildiğiniz namıyla Houdini o gösteriyi duvar ardında yapardı. | Open Subtitles | إريك.. هوديني كما تعرف إعتاد أن يفعل هذه الحيله لوحده |
Bana karışık CD lerden yapardı. | Open Subtitles | إنه واحد من الجيدين إعتاد أن يصنع لي أجمل إسطوانات ممزوجة |