| Bana olan borcuna sadık olduğun sürece. Sadece bir dikkatsizlik olduğuna eminim. | Open Subtitles | طالما لم تنس إلتزامك لى فأنا واثق أن هذا مجرد سهو |
| LuthorCorp'a olan yenilenmiş sözünü, Takdir ediyorum. | Open Subtitles | أنا أحيي إلتزامك المتجدد مع مؤسسة لوثر كورب |
| Demokrasi uğruna olan bu çabanız sırasında İran'ı da aradan çıkarsak mı acaba Irak ve Kuzey Kore'yle birleştirip? | Open Subtitles | بالنظر إلى إلتزامك العميق ..بالديمقراطية هل تعتقد أن أيران لابد ..أن توضع بجانب العراق وكوريا الشمالية ؟ |
| Bak, yedi yıl boyunca avukat taklidi yapmış birisi olarak... bu olaya olan bağlılığını takdir ediyorum ama hatalı olduğunu kabul et. | Open Subtitles | إنظري كشخص قام بالتظاهر بأنه محامي لـ 7 سنوات أنا أقدر إلتزامك بهذا و لكن إعترفي فقط بأنك مخطئة |
| Nişanlılığımıza olan sadakatin hakkında endişelenmeli miyim? | Open Subtitles | هل يُفترض بي القلق حول إلتزامك لخطبتنا؟ |
| Ona olan düşkünlüğünüzden dolayı. | Open Subtitles | إنه بسب إلتزامك به. |
| Hukukun üstünlüğüne olan bağlılığına hayranım. | Open Subtitles | يعجبني إلتزامك بسلطة القانون... |
| Senin çocuklarına olan incecik bağın içimi ürpertiyor. | Open Subtitles | -هومر) )! - إلتزامك الوهمي تجاه أطفالك ... يصيب جسمي بالإشمئزاز |
| Evlilik Wessex'e olan sadakatini gösterebilir. | Open Subtitles | الزواج سيُظهر إلتزامك لـ(وسيكس) |