| Bu resmi sadece birkaç dakika önce buradan 10 blok uzakta çektim. | TED | إلتقطت هذه الصّورة منذ بضع دقائق على مسافة 10 مباني من هنا |
| Düğünlerin ve yaşlı aile üyelerinin resimlerini çektim, hatıra kalmasını istedikleri şeyleri çektim. | TED | إلتقطت صوراً لحفلات زواج وأعضاء أسرتي الكبار، أشياء أرادوا تذكرها. |
| Ve de yanıma, ilgini çekebilecek bir yolcu aldım. | Open Subtitles | و في الواقع لقد إلتقطت راكباً أعتقد أن أمره يهمك |
| Bu resmi 8 hafta önce sen çektin. Niye ismi şimdi çıkıyor? | Open Subtitles | لقد إلتقطت هذه الصورة قبل 8 أسابيع و لماذا حصلنا على إسمه حتّى الآن؟ |
| Evet, ben, Anjali'nin doğum günü partisinde bazı fotoğraflar çekmiştim. | Open Subtitles | نعم، لقد إلتقطت بعض الصور فى حفلة عيد الميلاد أنجلى |
| O halde bu fotoğraf kadının öldüğü gün çekilmiş olmalı. | Open Subtitles | إذاً، هذه الصورة ربما إلتقطت في نفس يوم وفاتها ؟ |
| Bu fotoğraf, öğlen Hida'daki bir soygun sırasında çekildi. | Open Subtitles | أنظر جيداً، هذه الصورة إلتقطت ظهر هذا اليوم |
| Dün gece Hollywood'da trafik kameraları bu kazayı yakaladı. | Open Subtitles | كاميرا المرور إلتقطت هذا الحادث في هوليوود الليلة الماضية |
| O striptizci fotoğraflarımı çekti. O günden beri her şey kabus gibi. | Open Subtitles | تلك المُتعرّية إلتقطت صُور لي، وكان الأمر أشبه بكابوس منذ ذلك الحين. |
| Dışarıda haber kameraları var. Belki onlar çekmiş olabilirler. | Open Subtitles | هنالك آلات تصوير لمحطات أخبار في الخارج ربما تكون إلتقطت بعض من صورهم |
| Efendim, ben Alpha takımı lideri. Binanın içinde üç kişi tespit ettik. | Open Subtitles | سيدى ، هنا قائد فريق ألفا إلتقطت ثلاثة أشكال داخل المبنى |
| NSA, pilotun kontrolü kaybettiği an gönderilmiş şifreli bir sinyal yakalamış. | Open Subtitles | إلتقطت وكالة الأمن القومي إشارة مُشفّرة تمّ إرسالها في تلك اللحظة الدقيقة التي فقد فيها الطيّار السيطرة. |
| Kuzey kutbu. Bu fotoğrafı geçen yaz çektim. | TED | القطب الشمالي. لقد إلتقطت هذه الصورة في الصيف الماضي. |
| Ada adası, 5 Kasım, saat 12:25. Bunu arabadan çektim, çünkü çok yakındım. | Open Subtitles | جزيرة ادا الساعة 12.25 الخامس من نوفمبر إلتقطت الصورة وأنا في السيارة لأنني كنت قريب جداً |
| Bu fotoğrafı ben çektim... onu öldürmenden hemen sonra. | Open Subtitles | أنا إلتقطت هذه الصورة بعد أن فعلتها مباشرةً |
| Üstüme yürüdüğünde... büyük bir taş aldım ve attım. | Open Subtitles | و تقدم نحوي إلتقطت حجرة كبيرة والقيتها نحوه |
| Gecenin bir yarısında uyandım ateş sönüyordu Ben de bir odun aldım ve ateşe attım. | Open Subtitles | إستيقظت في منتصف الليل ورأيت النار كانت تنطفىء لذا إلتقطت قطعة خشب . ورميتها فى النار |
| Sinyallerini bu sabah aldım. Al, buna ihtiyacın olacak. | Open Subtitles | إلتقطت إشارتهم هذا الصباح أنت بحاجه لهذه |
| Benim suç mahalimin fotoğraflarını mı çektin? | Open Subtitles | إلتقطت صوراً من مسرح الجريمة الخاصّ بي؟ |
| Bugün fotoğrafını çektin mi hiç? | Open Subtitles | هل إلتقطت أي صور اليوم إنهم على الطابعة |
| Anne, ben fotoğrafı çekmiştim! Ben bu fotoğrafı çektiğimde, Raj farkında değildi! | Open Subtitles | ، أنا إلتقطت الصورة يا أمي هو لم يعلم حتى متى إلتقطت الصورة |
| Fotoğraf yakın bir yerde çekilmiş olmalı. | Open Subtitles | طبقاً لهذه الصور لابد أنهم إلتقطت بالقرب من القاعدة |
| Stanford Üniversitesi Palo Alto, Kaliforniya Bu video geçen yıl laboratuvarlarımızda çekildi. | Open Subtitles | لقد إلتقطت هذه الصور بمعاملنا العام الماضى |
| Telsizimiz bir sinyal yakaladı, biz de kontrol ettik. | Open Subtitles | أجهزتنا اللاسلكية، إلتقطت إشارة وتحققنا منها |
| Çok hızlı bir şekilde yaklaştım, görüldükten sonra dikkatim dağıldı ve ben O'nun resmini çekemeden O benim resmimi çekti. | Open Subtitles | أنا اقترب بسرعة كبيرة جدا و قد رآنى الخصم و تشتت إنتباهى و قد إلتقطت صورتى قبل أن أتمكن من إلتقاط صورة لها |
| Dışarıda haber kameraları var. Belki onlar çekmiş olabilirler. | Open Subtitles | هنالك آلات تصوير لمحطات أخبار في الخارج ربما تكون إلتقطت بعض من صورهم |
| NORAD Pasifik üzerinde atmosfere giren tanımlanmamış bir cisim tespit etti. | Open Subtitles | قيادة الدفاع الجوى عن شمال أمريكا إلتقطت شئ مجهول بدأ فى دخول الغلاف الجوى فوق المحيط الهادئ |
| Mid-City'deki bir güvenlik kamerası bu adamı özel bir mülkün etrafında gezerken yakalamış. | Open Subtitles | لقد إلتقطت كاميرةُ مراقبةٍ سكنيةٍ في وسطِ المدينةِ هذا: رجلٌ يتلصصُ خلسةٍ حولَ سكنٍ خاص |