Hayır, kardeşim. Biraz yiyecek al, müziği dinle ve evine dön. | Open Subtitles | ،كلا، يا أخي، تناول بعض الطعام .استمع إلى الموسيقى وأرجع للمنزل |
Çünkü ben müziği her zaman işitmenin doruğu olarak görürüm. | TED | لأننا دائما أنظر إلى الموسيقى على أنها ذروة الاستماع. |
Küçük projemizde çalışmak yerine müzik mi dinliyorsun? | Open Subtitles | الاستماع إلى الموسيقى بدلاً من العمل على مشروعنا الخاص؟ |
- Klasik müzik mi dinliyorsunuz? - Hayır. | Open Subtitles | الاستماع إلى الموسيقى الكلاسيكية, كلا |
Sen müzik dinle. | Open Subtitles | استمعي إلى الموسيقى |
Ama hayatının geri kalanını yatak odanın zemininde iç karartıcı müzikler dinleyerek geçiremezsin. | Open Subtitles | لكن لايمكنكِ قضاءُ بقيةِ حياتكِ تجلسينَ في غرفةِ نومكِ وتستمعينَ إلى الموسيقى المحبطة |
Altı yıldır çocuk şiiirini müziğe uyarlayan bir proje üzerinde çalışıyorum. | TED | كنت أعمل على مشروع خلال الست سنوات الماضية بتبني أشعار للأطفال إلى الموسيقى. |
müziği çok seviyor, muhtemelen müzik dinlemeye gidiyoruz. | Open Subtitles | إنه يحب الموسيقى , لذا الأرجح سنذهب للإستماع إلى الموسيقى |
İşte buna yolculuk müziği denir. | Open Subtitles | ميوزيك ماستر: وهذا يدعو إلى الموسيقى السفر قليلا. |
Güzellik yarışması. müziği dinlememişler bile. Yuuh! | Open Subtitles | لقد كانت مسابقة جمال هم لم يستمعوا إلى الموسيقى, لا |
Sabbath, 1970 yılında Birmingham'ın tozlu sokaklarında müziği daha karanlık, daha meşum bir noktaya taşıdı. | Open Subtitles | كان هنا في شوارع برمنجهام، في عام 1970، حيث قدم ساباث لمسة مظلمة وشريرة إلى الموسيقى. |
müziği zeminden duyabiliyorsun. | Open Subtitles | ..يمكنك الاستماع إلى الموسيقى من خلال الأرضية |
Geçen sefer de müzik dinlerken geçmişte aynı müziği dinlediğim sırada birlikte olduğum kişileri hatırladım. | Open Subtitles | و المرة السابقة و أنا استمع للموسيقى.. ذكريات من السابق و أنا استمع إلى الموسيقى.. الأشخاص الذى كنت معهم حينها.. |
Sen Country müzik mi dinliyosun, dostum ? | Open Subtitles | تَستمعُ إلى الموسيقى الريفيةِ، رجل؟ |
- Benim evimde müzik mi dinleyelim? | Open Subtitles | -أو الاستماع إلى الموسيقى في منزلي؟ |
Ömrünüzün geri kalanını karalar giyerek ve sabahlara kadar ayakta kalıp ve öfkeli müzikler dinleyerek yapayalnız geçiremezsiniz. | Open Subtitles | لا يمكنك قضاء بقية حياتك وحدها، مرتدى اللون الأسود، والاستماع إلى الموسيقى الغاضبة، والبقاء طوال الليل. |
Bırakın duyduğu müziğe doğru ilerlesin. | Open Subtitles | دعه يخطو إلى الموسيقى التى يسمعها ، كما يقيسها |
Şimdi, Plymouth'a dönüp kesintisiz müziğe devam ediyoruz. | Open Subtitles | نعُودُ إلى الموسيقى 24 ساعه مِنْ بلايموث ، روك نيو إنجلند |