"إلى علاقة" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir ilişki
        
    • bir ilişkiye
        
    Yani, esasında hiçbirimizin kaderinde düzgün bir ilişki olmadığını mı söylüyorsun? Open Subtitles إذن ، في الأساس لا أحد منا متجهة إلى علاقة ناجحة؟
    Tabi ki, sadece olumsuzluk çıtasını düşük tutup başarılı bir ilişki için uzlaşmamakla olmuyor. TED بالطبع، هذا يتطلب ما هو أكثر من مجرد عتبة سلبية متدنية وعدم المساومة، للوصول إلى علاقة ناجحة.
    O, bir ilişki kurmak istediği için seks yapmıyordu ve ben benim akıl uçurtan seksimin ilişkiye dönmesini umuyordum. Open Subtitles لم تمارس الجنس لأنها أرادت علاقة حقيقية و أنا كنت أود مضاجعة رهيبة كي أحولها إلى علاقة
    Ancak entropi ve zekâ arasındaki bu belirsiz kozmolojik bağlantı ya daha derin bir ilişkiye işaret ediyorsa? TED لكن ماذا لو أن هذه العلاقة الكونية المؤقتة بين الإنتروبي و الذكاء تشير إلى علاقة أعمق؟
    10 yıldan fazla süren ev bağımsızlığından sonra, Miranda bir ilişkiye başlamaya hazırdı... Open Subtitles وبعد أكثر من عقد من الزمان الاستقلال المحلي، ميراندا قد فتحت إلى علاقة...
    Tek gecelik ilişkinin ciddi bir ilişkiye dönüştüğü duyulmadık bir şey değil. Open Subtitles أتعلمين أنه من الممكن أن يكون الأمر لليلة واحدة ثم يتحول إلى علاقة
    Devamında da beş haftalık yoğun bir ilişki geldi. Open Subtitles التي أدت إلى علاقة حادة دامت خمسة اسابيع
    Gerçek bir erkekle gerçek bir ilişki kurman gerek. Open Subtitles تحتاجين إلى علاقة حقيقية مع رجل حقيقي
    Fakat ben şu an kendime bir ilişki aramıyorum. Open Subtitles ...ولكنني لا أتطلع إلى علاقة في الوقت الحالي
    Bu küçük kız babasıyla bir ilişki kurabilmek için can atıyor. Open Subtitles إنها فتاة والتي تتوق إلى علاقة بوالدها
    Birisi "tabiatıyla cinsel olma potansiyeline sahip bir ilişki" arıyor. Open Subtitles علاقة" من المحتمل أن تتحول إلى" علاقة جنسية بطبيعتها
    Aslında heteronormatif bir ilişki aramıyorum. Open Subtitles أنّي لا أتطلع إلى علاقة الجنس الآخر.
    Yetişkinlere özgü bir ilişki. Open Subtitles إلى علاقة راشدة
    Bilmiyorum. bir ilişki gibi değildi. Open Subtitles لا أعلم , كانت أقرب إلى علاقة
    "Uzun ve yolunda bir ilişki için Alex" Open Subtitles إلى علاقة طويلة وناجحة... (أليكس).
    - Başka bir ilişkiye böyle balıklama dalmak delilik. Open Subtitles أن تسارعي إلى علاقة أخرى بهذه السرعة أمر جنوني
    Bahsettiğim şey sıradan takılmaların ciddi bir ilişkiye geçtiği nokta. Open Subtitles مرحلة القرار، هي تحديد مصير ما إذا كانت ستتحوّل سلسلة من التسكّعات الإعتياديّة إلى علاقة حقيقيّة.
    Bizi bir ilişkiye başlatmak konusunda takıntılılar. Open Subtitles إنهم مهووسين للوصول بنا إلى علاقة
    Onunla oraya gidersen aranızdaki bir ilişkiye dönüşür ve... Open Subtitles إذا ذهبتِ معهُ إلى هُناك ... فسوف تتحول إلى علاقة وسوفَ
    Sonra beni bir ilişkiye zorladın ve şimdi her şey bitti. Open Subtitles ومن ثم دفعتني إلى علاقة والآن انتهت

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more