| Onu okulda attırabilirim, ...ikinci sınıf bir okula gitmesini sağlayabilirim, ...sonra da yeteneksiz zenginlerin son kalesi olan USC'ye. | Open Subtitles | يمكنني أن أتسبب في طردها إرسالها إلى مدرسة داخلية من الدرجة االثانية ثم إلى المعقل الأخير للأغنياء غير الكفؤ |
| Annen ile ben seni askeri bir okula göndermeye karar verdik. | Open Subtitles | أمك وأنا قد قررت أننا يرسل لك إلى مدرسة داخلية عسكرية. |
| Clemence gibi yatılı okula mı gitmek istiyorsun? | Open Subtitles | تريدين الذهاب إلى مدرسة داخلية مثل كليمينز؟ |
| Güvende olacağı bir yatılı okula yolluyoruz. | Open Subtitles | إلى مدرسة داخلية ، حيث قالت انها سوف تكون آمنة. |
| 9 yaşındayken babam beni takma adla İsviçre'deki bir yatılı okula gönderdi. | Open Subtitles | أرسلني أبي إلى مدرسة داخلية في سويسرا تحت إسم مستعار منذ عُمر الـ 9 |
| Connecticut'ta yatılı bir okula başvurdum... ve kabul edildim. | Open Subtitles | لقد تقدمت بطلب إلى مدرسة داخلية في" كونيتيكت" وقدتمّقبولي.. |
| O beni asla yatılı bir okula göndermezdi. | Open Subtitles | ماكانت لترسلني إلى مدرسة داخلية |
| Babası onu İsviçre'de bir okula yazdırmış. | Open Subtitles | والده ارسله إلى مدرسة داخلية في سويسرا |
| Beni Rusya'dan Amerika'ya kaçırdı, körler için bir yatılı okula gönderdi. | Open Subtitles | قام بتهريبي من "روسيا" إلى "أميركا"، إلى مدرسة داخلية للمكفوفين. |
| Doğuda onu güzel bir yatılı okula gönderecek. | Open Subtitles | وسيرسلها إلى مدرسة داخلية جيدة في الشرق |
| Küçük Lo kamptan sonra, doğruca son derece sıkı bir disiplini olan ve dini eğitim veren güzel bir yatılı okula gidecek. | Open Subtitles | إن (لو) الصغيرة ستذهب إلى مدرسة داخلية مدرسة لديها قدراً هائل من الحسم تدرس المنهج الدينى بشكل معقول |
| Babası dönmeden arabayı bulmaya çalışıyoruz ki babası onu Albuquerque'de bir yatılı okula göndermesin. | Open Subtitles | إننا نحاول إيجادها قبل أن يعود والده... لكي لا يتم إرساله إلى مدرسة داخلية... في "آلبكركي". |