| Ve her gün bana öyleymişim gibi bakmana katlanamıyorum. | Open Subtitles | ولا أستطيع ان اطيقك تنظر إليً كل يوم مثلي |
| Bu insanların bana her zamankinden daha çok ihtiyaçları var. | Open Subtitles | هؤلاء الناس يحتاجون إليً الآن اكثر من قبل |
| Stella, bana bir bak, tatlım. İyi olacaksın, tamam mı? | Open Subtitles | ستيلا أنظري إليً , ستكونين بخير , حسناً ؟ |
| beni dinle, şu şeylerle aranızdaki... mesafe önemli değil. | Open Subtitles | أنصتي إليً مقدار المسافة التي تضعينها بينكِ وبينهم |
| beni bu hale getiren şeylerden hoşlandığımı mı sanıyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقدين أنني أحب تلك الطريقة وتلك التي آلت بها الأمور إليً ؟ |
| Şimdi, dinle beni, ahmak. | Open Subtitles | والآن أستمع إليً أيها المنحرف جنسياً. |
| Boğazını o kesti, sonra da kendi oğlu tahta geçebilsin diye bana iftira attı. | Open Subtitles | هي قامت بقطع حلقه وإلفاق التهم إليً ليتمكن أبنها أن يعتلي العرش |
| bana en çok ihtiyaç duyduğun an. Senin için orada değildim | Open Subtitles | لم أكن هناك عندما كنتِ في أمسً الحاجة إليً |
| Onları bana ver, benim bakımıma, gelen her neyse onları ondan korumak sözüyle beraber. | Open Subtitles | سلمهًن إليً لعنايتي مع الوعد لحمايتهن من أياً كان ما سيأتي |
| Dün gece, bana en yakın olanı büyük bir fedakarlık yaptı. | Open Subtitles | الليلة الماضية تلك المٌقربة إليً قدمت التضحية الكبرى |
| Bu işe başladığımda, bazı matbaacılarla konuştuğumda, onlara ne yapmak istediğimi söylediğimde ki bu; kağıda iletken mürekkep basmak istediğimdi, bana imkansız olduğunu söylediler. Bunu hep yapıyorlar. | TED | وعندما تحدثت مع بعض عمال الطباعة في أول الأمر وأخبرتهم عما كنت أريد أن أفعل وهو طباعة حبر ناقل للتيار على الورق فقالوا لي أني لا أستطيع القيام بذلك ومرة أخرى,واجهت أحب الأمور إليً. |
| O güne dair tek net anım Georgia'daki en güçlü yerin önünde duran adam ve bana bakıp oraya ait olmadığımı söyleyişi. | TED | الذكرى الوحيدة الواضحة لديّ من ذلك اليوم كانت رجلًا واقفًا أمامي في أكثر الأماكن نفوذًا في جورجيا ينظرُ إليً ويخبرني بأن مكاني ليس هنا. |
| Cenaze töreni için bana katılmak ister misin? | Open Subtitles | هل تودًين الإنضمام إليً للجنازة ؟ |
| bana ucunun geri dönmeyeceğinden emin olun. | Open Subtitles | تأكد جيدًا على إنها لا تعود إليً |
| beni kelepçeleyeceksin ve sonra geri gelip sabah beni çözeceksin. | Open Subtitles | ستقوم بربطي ثم سوف تعود إليً في الصباح |
| - Çok büyük risk. - Hayır, beni dinle! | Open Subtitles | إنها مخاطرة رائعة جداً - لا , أستمعي إليً - |
| - Kapasite içindeyiz! - Lütfen beni dinle! | Open Subtitles | وصلنا للحدً المعين - أرجوك , أنصت إليً - |
| - Kapasite içindeyiz! - Efendim lütfen beni dinleyin! | Open Subtitles | وصلنا للحدً المعين يا سيدي , أرجوك أنصت إليً - |
| Bir kez olsun beni dinleyemez miydin? | Open Subtitles | لم تستطيعي الأستماع إليً لهذه المرة ؟ |
| - Biliyorum, ama beni dinle. | Open Subtitles | - إبن عمي , إنه ... - أنا أعلم , لكن إستمع إليً |