| Sakız sigaralarım ve mınçıkamı... market poşetine atar... senin kadının olurdum. | Open Subtitles | لكنت رميت علكة السجائر خاصتي وسلاحي في حقيبة سفر وأصبح إمرأتك |
| Yatağındaki kadının tam boşalmaya başlarken onu bırakmanın iyi bir şey olmadığını bilmiyor musun? | Open Subtitles | ألا تعرف أنه ليس من الجيد أن تترك إمرأتك بجفاء؟ |
| Şu kumandayı uzatırım kadının küllerinden doğacak | Open Subtitles | إذا ضغط علي جهاز التحكّم عن بعد إمرأتك ستحترق |
| Kadınını görmek için sınır muhafızını öldürdün... | Open Subtitles | لقد قتلت الحارس حتى تتمكن من رؤية إمرأتك |
| Oğlunun ihtiyaçlarını mı karşılamak istiyorsun ya da o adi kadına yardım etmeye çalışırken hem oğlunu hem de Kadınını mı kaybedeceksin? | Open Subtitles | أو تُعطى الراحة لـ مجرد إمرأة ضحلة لا تملك أدنى مسئولية و تخسر كلا إبنك و إمرأتك ؟ |
| Adam ol, altına pantolon giy, uçağa bin ve kadınının kendi hayatını mahvetmesine izin verme. | Open Subtitles | ضع سروالاً وإلبس أحذية، وإركب في الطائرة، وأوقف إمرأتك من تدمير حياتها. |
| Kadınına hakim ol yoksa ben yapacağımı bilirim. | Open Subtitles | إما أن تسيطر على إمرأتك أو أنا سأفعل |
| Kendi kadınınla bile ilgilenemiyorsun şu halde sen kimsin ki gelip ateş püskürüyorsun? | Open Subtitles | لا يمكنك حتى رعاية إمرأتك مَن أنت لتأتي وتذهب بكلمة من فمك ؟ |
| Ne sizi ne de kadınınızı tanımıyorum. Ben... | Open Subtitles | أنا لا أعرفك ولا أعرف إمرأتك ..أنا لم |
| kadının beni o kadar istiyor ki, kendi kısa iletişim dilimizi bile bulduk. | Open Subtitles | -و وحيداً للغايه . -إن إمرأتك تريدني بشده لدرجة إننا طورنا لغة تحاور بيننا |
| Madalyamı bana geri ver yoksa cezasını kadının çekecek! | Open Subtitles | اجلب لي قلادتي وإلا ستدفع إمرأتك الثمن |
| Ama o senin kadının değil mi? | Open Subtitles | أعذرْني,هي ليست إمرأتك |
| kadının orada bekleyecek. | Open Subtitles | إمرأتك يجب أن تنتظر هناك |
| kadının Orlando'da adamım! Aşk Tüneli'ne düşmeden oraya iki adım atamazsın. | Open Subtitles | إمرأتك فى مدينة (اورلاندو) يا رجل، وأنت لاتستطيع أن تخطو خطوتين هناك من دون أن تقع فى الحب! |
| kadının çok güzel yemek yapıyor. | Open Subtitles | إمرأتك تطبخ جيداً |
| Kadınını burada tutmuyorlarsa da, nerede bulacağımızı bilirler. | Open Subtitles | لو إمرأتك ليست معهم فسيعرفون أين قد نجدها |
| Kadınını atın gibi bağlıyormuşsun | Open Subtitles | وإنك تربط إمرأتك مثلما تربط خيلك |
| Bu saman beyninle nasıl koruyacaksın ki Kadınını? | Open Subtitles | كيف تستطيع أن تحمي إمرأتك بعقلك هذا؟ |
| Bu haldesin çünkü kendi kadınının ölmesine sebep oldun! | Open Subtitles | بسبب طريقتك هذه جعلت إمرأتك تموت |
| Bu haldesin çünkü kendi kadınının ölmesine sebep oldun! | Open Subtitles | {\1cH444444\3cHFFFFFF}، لأنك دوماً هكذا جعلت إمرأتك حتى تموت |
| Ve kadınının suratına. | Open Subtitles | وفي وجه إمرأتك. |
| Kendi Kadınına bile sahip çıkamadın. | Open Subtitles | لا يمكنك حتى التحكم في إمرأتك ؟ |
| Burada kalmalısın, kadınınla beraber. Kolombiya'da ne bok yiyeceksin? | Open Subtitles | ينبغى أن تظل هنا مع إمرأتك |
| Fakat John Ruth kadınınızı asmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | لكن جون روث كان يحاول شنق إمرأتك |