| Bence onu yakalamaya çalışıyorlardır. | Open Subtitles | . أعتقد أنكى قلتى أنهم قد أوشكوا على إمساكه |
| Kaçti. O iki polis onu yakalamaya yaklasamadi bile. | Open Subtitles | قدّ لاذ بالفرار، الشرطيان لم يقتربا من إمساكه البتّة. |
| Riskli olmasına rağmen, bazı zamanlar tek yapmanız gereken anı yakalamaktır ya da başka bir şeyi yakalamak! | Open Subtitles | أحياناً، رغم المخاطرة، الشيء الوحيد لعمله هو انتهاز اللحظة الحاضرة أو ما يسعنا إمساكه |
| Eğer onu birilerini öldürmeden yakalamak istiyorsak bir sonraki hamlesinin ne olduğunu bulmalıyız. | Open Subtitles | لكي يسرق ما يريد وإذا أردنا إمساكه فلابد أن نعرف مالذي يخطط له لاحقاً |
| Kaçmaktan çok korktuk ve diğer bütün kaçmaya çalışanlar yakalandı. | Open Subtitles | ...خائفـة جــداً لأن أهرب، لكن ،الجمـيع يتمّ إمساكه دائمـاً ويعلق في حجرة العقاب العفنة تلك |
| Silahı tutman gerektiği gibi tut. | Open Subtitles | امسكي بهذا المسدس كما لو أنك تعرفين طريقة إمساكه |
| Eğer onu tecrit edebilirsek, enseleyebiliriz. | Open Subtitles | إذا تمكنا من عزله عنهم سنتمكن من إمساكه |
| Yok, ölmüş. Asla yakalayamayacağım. | Open Subtitles | لا , لقد توفي لذا لاأستطيع أبداً إمساكه |
| Kaçtı. O iki polis onu yakalamaya yaklaşamadı bile. | Open Subtitles | قدّ لاذ بالفرار، الشرطيان لم يقتربا من إمساكه البتّة. |
| Onu yakalamaya çalışıyordum ama kendimi otururken buldum. | Open Subtitles | عملت على إمساكه ثم وجدت نفسي جالسة |
| Fakat yıllardır yakalamaya çalıştığımız asıl kişi kim? | Open Subtitles | ... لكن من الذى نقوم حقاً بمحاولة إمساكه بعد كل هذه الأعوام ؟ |
| Albini onu bulmuş ve tek başına yakalamaya çalışmış olabilir. | Open Subtitles | لا بد أن"ألبيني"وجده وحاول إمساكه بنفسه. |
| Albini onu bulmuş ve tek başına yakalamaya çalışmış olabilir. | Open Subtitles | لا بد أن"ألبيني"وجده وحاول إمساكه بنفسه. |
| Beni ilgilendiren tek şey onu yakalamak ve kurban ailelerinin içine bir nebze su serpmek. | Open Subtitles | همي الوحيد هو إمساكه و جلب نهاية لعائلات الضحايا |
| Eğer gerçekten onu yakalamak için bunun yardımcı olacağını düşünüyorsan... | Open Subtitles | إن كنتما تظنان حقاً أن هذا ...سيساعد في إمساكه |
| Yakalanması ve yakalandı mı itiraf ettirmesi daha kolaydır. Vicdan azabı çekmemeleri saldırganlıklarını artırıyor. | Open Subtitles | -ومن السهل إمساكه وبمجرد إمساكه فيكون من السهل قلبه |
| Evet, Bay Molloy görünen o ki, kedi onu bizzat yakalamaya çalışan kişi tarafından yakalandı. -Ne komik. | Open Subtitles | حسناً يا سيد (ملوي) يبدو أن القط السارق تم إمساكه بواسطة الشخص الوحيد الذي كان يحاول إمساكه |
| tut onu! tut onu! | Open Subtitles | فلتحكموا إمساكه, فلتحكموا إمساكه |
| Eğer onu tecrit edebilirsek, enseleyebiliriz. | Open Subtitles | إذا تمكنا من عزله عنهم سنتمكن من إمساكه |
| Yok, ölmüş. Asla yakalayamayacağım. | Open Subtitles | لا , لقد توفي لذا لاأستطيع أبداً إمساكه |