| Elinizde bir silah ve İncil ile dolaşıp istediğiniz her şeyi aldınız. | Open Subtitles | لقد أبحرتم للعالم بمدفع و إنجيل بأيديكم و أخذتم كل ما أردتم |
| Bu Latin İncil ayetlerine dayanan çok karışık bir alfanumerik sistem. | Open Subtitles | هذا هو رمز أبجدي معقد مَـبني عَلى آيـات من إنجيل لاتيني. |
| Gutterberg İncil'inin bir kopyasına sahip olmadan kitaplar hakkında konuşmak çok da ilgi çekici olmaz. | TED | ولن يكون مثيراً للإهتمام الحديث عن بدايات الكتب بدون الحصول على إنجيل غتنبرغ. |
| Bir İncili 12 dolara satamam. | Open Subtitles | بـ 12 دولار . لم أقوم ببيع إنجيل بـ 12 دولار |
| Meryem'in gerçek incili yoktur. | Open Subtitles | حسنا، ليس هناك حقيقي إنجيل ماري، فيدرمان. |
| Fakat Gutteberg İncil'i ve bu teknolojinin doğuşu hakkında ilginç olan, kitabın kendisi değil. | TED | لكن المثير حول إنجيل غتنبرغ هو بدايات هذه التكنلوجيا، ليست الكتاب. |
| Elim çekmeceye gidiyor ve bir İncil buluyorum. | Open Subtitles | مددت يدي إلى درج دولاب الملابس وجدت إنجيل جدعون |
| Batı Virjinya'da bir İncil Okulu olduğunu söyledi, oradan mektupla eğitim alabilirmişim, ve özgür kalınca üniversite mezunu olurmuşum. | Open Subtitles | فهناكَ كليَة إنجيل في فيرجينيا الغربيَة حيثُ يُمكنني أن أقوم بدورَة بالمُراسلَة، و أحصَل على شهادَة كُليَة مجاناً |
| Burası aileler için harika bir yer. Her yaş için İncil eğitimimiz var. | Open Subtitles | هذا مكان رائع للعائلات، لدينا دراسة إنجيل لكل الأعمار |
| Bir İncil getir, hemen şurada üzerine yemin ederim. | Open Subtitles | إذا كان لديك إنجيل فإنني سأقسم عليه الأن |
| Satanik İncil bulundurduğu için geçen gün müdürün odasına gönderildi. | Open Subtitles | هي أُرسلت إلى مكتب المدير منذُ أيام بسبب حيارة إنجيل الشيطان |
| Satanik İncil aslında benzersiz bir başkasına muhtaç olmama kitabı. | Open Subtitles | إنجيل الشيطان هو في الواقع أفضل كتاب لمساعدة النفس |
| hiçbir incil bize İsa gençken ne yaptığını söylemez. | Open Subtitles | لم يذكر لنا أي إنجيل ماذا كان يفعل فى شبابه |
| Özel hattınızdan arayıp rahatsız ettiğim için üzgünüm... fakat elimde garip görünüşlü bir incil var. | Open Subtitles | أعتذر لإزعاجك على خطك الخاص لكنني أملك إنجيل غريب الشكل |
| - İncil uygulamasını açıyorum. - İncil uygulaman mı var? | Open Subtitles | أنا أحضر إنجيلي الإلكتروني هل لديكي إنجيل إلكتروني؟ |
| İnsan İncili, magazin dergilerinden çok da iyi sayılmaz. | Open Subtitles | إنجيل الإنسان، ليس افضل من مجلة يو اس الاسبوعية |
| Size Erasmus'un "Yuhanna İncili" baskısının çevirisini göstermek istedim. | Open Subtitles | ترجمتي لكتاب ايراسموس في "إنجيل القديس يوحنا" |
| Roman Vampir İncili'ni ciddiye almayı reddedişin, halkın arasına karışmayı her şeyden üstün tutuşun her yerdeki vampirleri ikiye böldü. | Open Subtitles | ... رومان ،نبذك لـ إنجيل مصاصي الدماء ،وتركيزك على الحركة التيارية قبل كل شيء |
| Sonra sen bana Vampir İncili'ni verdin ve... | Open Subtitles | وبعدها أعطيتني أنت إنجيل مصاصي الدماء... |
| Ve mahkemenin İnciline elimi basarken, burda haşlanmak için yapmadım bunu. | Open Subtitles | وأنا لم اضع يدي على إنجيل المحكمة ليتم حرقي على الوتد |
| Bugün Flanders aile incilinde yeni bir sayfa açıyoruz. | Open Subtitles | اليوم سنكتب صفحة جديدة في إنجيل عائلة فلاندرز |
| Çok nadir ve değerli Coverdale İncilinden okudunuz bizlere. | Open Subtitles | للقراءة من نسخة إنجيل (كفرديل) النادرة جداً. |
| Şüphe inancı, inanmayı bırakmanızı istemez, yeni bir şeye inanmanızı ister: İnanmamak mümkündür. | TED | لا يطلب منك إنجيل الشك أن تتوقف عن الإيمان، إنما يطلب منك أن تؤمن بشيء جديد: أنه من الممكن ألا تؤمن. |