"إنقاذ حياتها" - Translation from Arabic to Turkish

• hayatını kurtarmaya
• hayatını kurtarmak
• hayatını kurtarıyorum

Erkek, zamanda geriye doğru yolculuk yapıp onun hayatını kurtarmaya çalışır.
فيسافر الفتى عبر الزمن محاولاً إنقاذ حياتها

İkincisi Rebecca ile ilk tanıştığımızda onun hayatını kurtarmaya çalışıyordum.
المرة الأولى التى قابلت فيها ريبيكا كانت حين أردت إنقاذ حياتها

Onun hayatını kurtarmaya çalışan sağlık ekibindenim.
أنا المسعفة التي حاولَت إنقاذ حياتها

Belki de yaptığım son şey onun hayatını kurtarmak olur.
ربما بجعل إنقاذ حياتها ‫آخر ما أفعله في هذا العالم

hayatını kurtarmak için mi, yoksa sarhoş etmek için mi?
ماذا تحاول أن تفعل؟ إنقاذ حياتها أو إسكارها؟

- Onun hayatını kurtarıyorum.
أنا إنقاذ حياتها.

Sonra onun hayatını kurtarmaya çalışıyorsun.
و بعد ذلك حاولتي إنقاذ حياتها

hayatını kurtarmaya çalışıyorum ama..
حاولت إنقاذ حياتها

hayatını kurtarmaya çalıştım!
لقد حاولتُ إنقاذ حياتها

hayatını kurtarmaya çalışıyordum.
أنا فقط أحاول إنقاذ حياتها.

hayatını kurtarmaya çalışıyorum.
أنا أحاول إنقاذ حياتها.

- hayatını kurtarmaya çalışıyoruz.
نحنُ نُحاول إنقاذ حياتها

Bu yüzden, hayatını kurtarmaya çalıştık.
-لذا فحاولنا إنقاذ حياتها

Kızın hayatını kurtarmak istiyorsan o zaman kalbi durmadan önce zehri vücudundan çıkarmamız gerek.
تريد إنقاذ حياتها, إذاً يجب أن نستخرج المخدر من جسمها قبل أن يتوقف قلبها.

Evet, biz onun hayatını kurtarmak için gerekli konuşmayı yaptıktan hemen sonra.
نعم، بعد أن ننهي حديثنا عن إنقاذ حياتها

Yaptığım her şey, sadece onun hayatını kurtarmak içindi.
كل ما فعلته كان بغرض إنقاذ حياتها.

- Önemli olan hayatını kurtarmak.
-كل ما يهم الآن هو إنقاذ حياتها

hayatını kurtarmak ister misin?
هل تريد إنقاذ حياتها

- Onun hayatını kurtarıyorum.
- حاولت إنقاذ حياتها -