| Burası büyük bir şehir. Başka kurtulan insanlar da olmalı. | Open Subtitles | إنها مدينة كبيرة لا بد من وجود أناس كثيرين هناك |
| Gerçekten çok ilginç bir şehir ve şimdi yakınlaştıralım. | TED | إنها مدينة مذهلة حقا، ولكن دعونا نقوم بتكبيرها. |
| Bangkok büyükşehrinin gerçekleri, çamurlu bir nehir deltasında yaşayan, çalışan, işe gidip gelen 15 milyon insanın yaşadığı bir şehir olmasıdır. | TED | إن حقيقة بانكوك الحضرية إنها مدينة 15 مليون شخص يعيشون ويعملون ويتواصلون على قمة نهر الدلتا المتحول الموحل. |
| Tamam burası küçük bir kasaba. Okul ruhunu çok ciddiye alırız. | Open Subtitles | حسناً إنها مدينة صغيرة و نحن نأخذ روح مدرستنا بجدية أكبر |
| Harika bir şehirdir, ve sen de şahane bir aktristsin. Müthiş bir eğitim yeridir. Oranın kahramanı olacaksın. | Open Subtitles | إنها مدينة عظيمة وأنتِ ممثلة رائعة وإنه مكان مذهل للدراسة |
| Örneğin Vancouver, önceden orada bulunmadıysanız ziyaret etseniz iyi olur. Harika bir şehir. | TED | هنا، مثلا، فانكوفر، التي إن كنت لم تذهب إليها، ينبغي عليك زيارتها. إنها مدينة رائعة. |
| New York, New York Harika bir şehir | Open Subtitles | في يومٍ واحد فقط نيويورك ، نيويورك إنها مدينة رائعة |
| Tanrım... Kim ne dersi desin, burası harika bir şehir. | Open Subtitles | يا إلهي, إنها مدينة عظيمة حقاً لا أهتم لما يقوله أي أحد |
| Küçük bir şehir, hemen hemen Dünya'nın üst kısmında. | Open Subtitles | إنها مدينة صغيرة تقع تقريبا على قمة العالم |
| Güzel bir şehir olduğunu ve geçen ay oraya bir tanık bıraktığımı biliyor. | Open Subtitles | إنها مدينة جميلة و أنني سلمت شاهداً هناك الشهر الماضي |
| bir şehir. Asıl önemli olan en iyi şarkıcılardan biri olması. | Open Subtitles | إنها مدينة قصدي أنها من أفضل المغنيات في العالم |
| Burası bayağı büyük bir şehir, elinizden geldiğince çok insana ihtiyacınız var. | Open Subtitles | إنها مدينة ضخمة ، و نحن بحاجة إلى أكبر عدد ممكن من الأشخاص للبحث عبرها |
| Oh, sahi mi? Hep oraya gitmek istemişimdir. - Çok güzel bir şehir. | Open Subtitles | دائما و انا اتمني الذهاب إلي هناك إنها مدينة جميلة |
| Onunla tabii ki karşılaşacaksın. Burası küçük bir şehir. - Ondan nefret ediyorum. | Open Subtitles | سترينه في يوم من الآيام، إنها مدينة صغيرة |
| Muazzam bir şehir. | Open Subtitles | إنها مدينة ضخمة يمكنني أن أشق طريقي في كل جزء منها |
| Evet, burası eğlenceli bir şehir. | Open Subtitles | لم أتخيل أبدا هذا الشئ نعم .. إنها مدينة ممتعه |
| Hemen herkes gitti burası hayalet bir kasaba oldu. | Open Subtitles | صراحة لم يبق الكثير هنا إنها مدينة أشباح. |
| Mandrake Falls, New Hampshire. Kimsenin duymadığı bir kasaba. | Open Subtitles | ماندريك فولز فى نيو هامبشاير إنها مدينة صغيرة لم يسمع بها أحدا من قبل |
| O, aslında bir kasaba; çok büyük değil. | Open Subtitles | إنها مدينة ليست بالضخمة لكنها كبيرة بما فيه الكفاية |
| Siyahların yatacak yer bulamadıkları bir şehirdir. | Open Subtitles | إنها مدينة حيث لن يستطيع فيها السود قضاء الليلة. |
| Gunther'lar şehri orası. | Open Subtitles | إنها ... إنها مدينة آل جانثر |
| Büyük şehir orası. | Open Subtitles | إنها مدينة كبيرة |