"إنه أفضل" - Translation from Arabic to Turkish

    • en iyi
        
    • daha iyi
        
    • en güzel
        
    • iyidir
        
    • en büyük
        
    • en iyisi
        
    • yememekle
        
    Bunu almadan seni bırakmam. Üstünde en iyi bu durdu. Open Subtitles لن أسمح لكِ بألا تشتري إنه أفضل ثوب قمتي بتجربته
    O en iyi köpeğimdi. Açık kahverengiydi ve üstünde kalp şeklinde tüyü vardı. Open Subtitles إنه أفضل كلب على الإطلاق لونه بني فاتح وعليه بقعة على شكل قلب
    Şimdiye kadar yediğim en iyi Çin yemeği. Her gün yiyebilirim. Open Subtitles إنه أفضل طعام صيني تناولته في حياتي يمكنني تناوله كل يوم
    Bu filmi seveceksin. Geçen haftakinden daha iyi. Daha romantik. Open Subtitles سوف تُحبينه، إنه أفضل من فيلم الأسبوع الماضي ،أكثر رومانسية
    Bu harika! Başına gelebilecek en güzel şey. Kız kim? Open Subtitles هذا رائع ، إنه أفضل شئ يمكن حدوثه ، من هى الفتاة ؟
    O sikik peynirsi şeyin üzerinde durmaktan iyidir. Open Subtitles إنه أفضل من البقاء ثابتا على نفس الحالة اللعينة التافهة.
    Bu herif mala vuracak bu akşam! en iyi arkadaşım çünkü! Open Subtitles هذا الفتى سيحصل على مُضاجعةٍ هذه الليلة إنه أفضل صديقٍ لي
    Bize bu konuda bilgi verebilcek en iyi kişi o. Open Subtitles إنه أفضل طريقة تمكننا من استخراج المعلومات من هذا الهاتف
    O sahip olduğum en iyi dost, tanıştığım herkesle berabere durumda. Open Subtitles إنه أفضل صديق حظيت به على الإطلاق مقارنة بكل من قابلتهم
    Bu icat üzerine bütün bir yıl çalıştım. Bu en iyi icadım! Open Subtitles لقد عملت على هذا الاختراع طول السنة ، إنه أفضل ما لدي
    Çılgınca gelecek ama benim için olabilecek en iyi şey. Open Subtitles سيبدو هذا جنونياً ولكن بالنسبة لي ، إنه أفضل شيء
    Elimizde olan teknolojiyi kullanmak, kameraman yapabileceğimiz en iyi şeydir. Open Subtitles إستخدام تقنية الوجود مع المصور .إنه أفضل ما يُمكننا فعله
    - Dünyadaki en iyi yemektir. - Bunu neden istemeyeyim ki? Open Subtitles ـ إنه أفضل طعام في العالم ـ حسناً، لماذا لا أحبه؟
    Herkesten daha çok hoşlanıyorum. O benim en iyi arkadaşım. Open Subtitles أحبه أكثر من أي شخص آخر إنه أفضل صديق لي
    Son 20 yılda gördüğümüz en iyi savcı ve iyi de bir vali. Open Subtitles إنه أفضل محامٍ للولاية حظينا به منذ ٢٠ سنة وياله من حاكم رائع
    Senin içgüdü ile bir kartı bulmaya çalışmandan daha iyi. Open Subtitles إنه أفضل من أن تحاول أن تتكهن إستعمال بطاقة خاصة.
    Flört etmek için daha iyi, öyle kazara olmayan dokunmalar, öpüşmeler. Open Subtitles إنه أفضل للمغازلة. ليس لمس غير مقصود, التقبيل , بدأت اللعبة.
    O daha iyi bir iş modeli. TED ماذا ينقصها ؟ إنه أفضل نموذج للعمل التجاري
    Gerçeği söylemek gerekirse, bu duyduğum en güzel neden. Open Subtitles في الحقيقة، إنه أفضل مبرر للمحاولة سمعته لحد الآن
    İnan bana, adamın bu kadar parası vardı. Hiç yoktan iyidir. Open Subtitles صدقني كان ذلك كلّ ما كان مع الرجل إنه أفضل من لا شيء
    Açıkçası, dünya dışı konularda bir nevi uzman. en büyük uzman! Ona ihtiyacımız var, efendim. Open Subtitles إنه أفضل خبير بشؤون الكائنات الفضائية نحتاج إليه يا سيدي
    Bugüne dek yazdıklarımın en iyisi. Sanırım nedenini biliyorum. Open Subtitles إنه أفضل ما أنجزت و أعتقد أننى أعرف لماذا؟
    "Haklılar seninkini yememekle." Open Subtitles ♪وهم محقين , إنه أفضل مما معك ♪

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more