| Ne kadar güzel, Çok güzel, bunu anneme verin, çok hoşuna gider. | Open Subtitles | إنه جميل جداً. إعطيه إلى أمي هذا سيجعلها سعيده. |
| Işıklar yanınca gerçekten Çok güzel oluyor. | Open Subtitles | نعم، إنه جميل جداً عندما تبدأ الأنوار بالعمل |
| - Çok güzel daphne. - sarhoş bir hippi gibi harcadım. | Open Subtitles | إنه جميل جداً لقد صرفت عليه كهيبية سكرانه |
| Elbise senin olsun. Çok şık. Renkleri Çok güzel. | Open Subtitles | خذي الفستان إنه جميل جداً انظري إلى لونه الجميل |
| Çok güzel. Çok saf, Çok huzurlu, çok sessiz. | Open Subtitles | ، إنه جميل جداً ، ونقي جداً مكان هادئ جداً |
| Tanrım...burası Çok güzel bir yer, öyle değil mi? | Open Subtitles | يا إلهي .. إنه جميل جداً هنا , أليس كذلك؟ |
| - Çok güzel bir kitap. Resimleri eşim yaptı. | Open Subtitles | إنه جميل جداً فزوجتي قامت بـ الرسومات التوضيحية |
| Bak...bu değerli, Çok güzel. | Open Subtitles | رائع ، إنه جميل جداً إنه قطعة فنية |
| Gelinliğini gördük. Ah Çok güzel. | Open Subtitles | ،لقد رأينا فستان زفافك إنه جميل جداً |
| Çok güzel, dünyaya açılan bir pencere gibi. | Open Subtitles | إنه جميل جداً إنه مثل نافذة على العالم |
| Tanrım, burası Çok güzel. | Open Subtitles | ـ يا إلهي إنه جميل جداً ـ أجل إنه كذلك |
| Tüm bu anne/kız şeyi, gerçekten Çok güzel. | Open Subtitles | موضوع الأم والابنة هذا، إنه جميل جداً |
| Çok güzel Dorian. | Open Subtitles | "إنه جميل جداً يا " دوريان أشكرك |
| Çok güzel. İki katlı. | Open Subtitles | إنه جميل جداً مستوى مقسم |
| Bu Çok güzel. Bende deneyeyim. | Open Subtitles | إنه جميل جداً ، دعيني أحاول |
| ... ...Çok güzel. | Open Subtitles | أوه.. إنه جميل جداً |
| Tanrım Çok güzel. | Open Subtitles | يا الله. إنه جميل جداً. |
| Elbette, Çok güzel. | Open Subtitles | نعم.. إنه جميل جداً. |
| Ve, Drew, tabut Lexington'dan geldi ve sana söylemeliyim ki, Çok güzel. | Open Subtitles | و قد وصل التابوت الذي طلبته من (ليكسينجتون) يا (درو) و إنه جميل جداً |
| Drew, Lexington'dan tabut geldi... Çok güzel olduğunu söylemeliyim. | Open Subtitles | و قد وصل التابوت الذي طلبته من (ليكسينجتون) يا (درو) و إنه جميل جداً |