"إنه فتى" - Translation from Arabic to Turkish

• bir çocuk
• bir çocuktur
• O çocuk
• O bir
• çocuk o
• bir erkek
• bir çocuktu
• bir genç adam
• bir delikanlı
• bir çocukmuş

Hoş bir çocuk, çok hoş ama Yunan değil, bir yabancı.
إنه فتى جيد, جيد جداً , ولكنه ليس يونانياً, بل غريب

Azimli bir çocuk, fakat her zaman hayal kuruyor.
إنه فتى ذو عزيمة لكنه مستغرق دائماً في أحلام اليقظة

Hyde'ı kovman gerektiğini sanmıyorum, dostum. Çünkü o iyi bir çocuk.
يارجل ، أنا لا أعتقد أنه يجب عليك أن تطرد هايد إنه فتى جيّد

Sigurd iyi bir çocuktur. Yemin ederim ki bu işle bir alakası yok.
إنه فتى طيب , أقسم لك أنه لاعلاقة له بالأمر

O çocuk garip. O çocuk garip.
إنه فتى غريب الأطوار

Harika bir çocuk. Kardeşin çok iyi bir anne olmalıymış.
إنه فتى رائع لابد أن أختك كانت امرأة طيبة

Güzel bir çocuk. Sabah parkta muhabbet ettik.
إنه فتى لطيف تحدثنا هذا الصباح في الحديقة

Şanslı bir çocuk. Yanıkları iyileşmeden tedaviye başlamayalım.
إنه فتى محظوظ دعونا لا نعالجه قبل أن تشفى الحروق

O koca bir çocuk. Her şey kendi rızasıyla yaptı.
. إنه فتى بالغ . و لم يفعل شيئا لا يريد فعله

- Onu çok kırdın. O hassas bir çocuk. Onu olduğu gibi kabul etsen!
إنه فتى رقيق جدا فقط تعامل معه مثلما هو ليس أكثر

Bir adamın kafasına silah dayayıp, ailesini öldürmekle tehdit ettiği 16 yaşında bir çocuk o.
إنه فتى بعمر السادسة عشر والذي وجه شخص مسدس لوجهه وهددة بقتل عائلته

Sadece kız arkadaşını portala aldırmaya çalışan bir çocuk.
إنه فتى يريد أن يشتري طريق لخليلته لتأتي إلى البوابة.

Hayır, insanlarla özel sohbete giriyor. Çok parlak bir çocuk. Muhtemelen kandırılmış.
كلا إنه يتحدث بالخاص مع الناس إنه فتى ذكي لعله مجبر

O iyi bir çocuk, iyi bir kalbi var ancak diğerlerine haksızlık olur, anlıyor musunuz?
إنه فتى صالح وطيب القلب. لكن الأمر غير منصف للآخرين، أفهمت؟

İyi bir çocuktur, Frank. kes şu aptalca davranışı..
إنه فتى جيد يا فرانك لذا كُن متساهلاً معه قليلاً

Yanımda birisi var. Komik bir çocuktur.
لدي بعض الصحبة هنا إنه فتى ظريف

O çocuk küstahın teki.
إنه فتى لعوب

O bir çaylak. Daha kerhaneye gitmemiş.
أرأيتم، إنه فتى الكرز لم يذق طعم السكر من قبل

Demek ki bir erkek.
-اسمه؟ إنه فتى إذن

Söyledim ya, bizim işyerinde takılan bir çocuktu.
أخبرتك, إنه فتى من كنت أقضي وقتي معه بالمكتب

Hoş bir genç adam, Erica. Baban onu uzun zamandır mı tanıyor?
إنه فتى لطيف ، هل يعرفه والدك ؟

O iyi bir delikanlı, iyi bir aileden, paraları da bol.
إنه فتى ثري من أسرة عريقة

Küçük bir çocukmuş.
إنه فتى صغير