"إنه يبيع" - Translation from Arabic to Turkish

• satıyor

Ona, kabinede benim için yeni bir bakanlık açma fikrini satıyor.
إنه يبيع له فكرة إنشاء منصب وزارى جديد لى

- Bilgisayar yazılımı satıyor. Galerideki bütün sistemi baştan kurdu.
إنه يبيع برامج الحاسوب إنه أعاد نظامى فى المعرض

Üzgünüm, pek de tanıdık gelmiyor kulağıma... Üstüne kar katarak, tarımsal ürünleri alıp satıyor.
آسف ,لا أعرف مايعني إنه يبيع و يشتري بضائع زراعية بفائدة

! - Sadece DVD satıyor, malları temiz
إنه يبيع الدي في دي فحسب يا رجل كل التجار نظاميون

Sadece film satıyor. Burası herkese açık.
إنه يبيع الأفلام يارجل كل التجار نثق بهم

Cylonları kâr amacıyla Tanrı'nın Askerleri'ne satıyor ve sadece bir robotun bile Tauron direnişinde etkili olacağını biliyor.
إنه يبيع السايلونز لجنود الواحد من أجل الربح وهو يعرف الفرق الذى يشكله وحده واخده للمقاومه على توران

- Tekne falan mı satıyor? - Yat satıyor.
انتظري , إنه يبيع القوارب ,أو شيء ما اليخوت

Araba satıyor fakat ziraat makineleri de satmak istiyor.
إنه يبيع السيارات ولكنه يريد التوسع في الآلات الزراعية

Birçok yatırımcıya yüksek miktarda kireç taşı satıyor.
إنه يبيع كميات كبيرة من التحف إلى المتطورين

- Evet, mücevher de satıyor.
أجل, إنه يبيع سراويل داخلية رفيعة أيضاً

Çünkü o bir kaçakçı ve senin Rakibine mal satıyor.
لأنه مستورد، إنه يبيع لمنافستك

Bu adam üçüncü katta yetişkin oyuncakları satıyor.
إنه يبيع لعب بالغين بالطابق الثالث

Ayasofya'da bizlere güç vereceğine Papa'nın ayaklarına kapanmış dinimizi satıyor.
إنه يبيع ديننا فى "أيا صوفيا". بدلا من أن يعطينا القوة..

Atları satıyor, altını da var.
إنه يبيع الخيول، لابد من وجود بعض المال لديه!

Gizli bilgileri teröristlere satıyor.
إنه يبيع أسرار سرية للإرهابيين

Kendi hesabına çalışan biri olarak, yaptığı şeyleri satıyor.
إنه يبيع خدماته كمرتزقة.

Beverly Hills'te kadın ayakkabıları satıyor.
ماذا يعمل؟ (إنه يبيع أحذية نسائية في (بيفرلي هيلز

Azeroth'un Kılıcını eBay'da satıyor.
" إنه يبيع السيف في موقع " إي باي

Tarım ürünleri satıyor.
إنه يبيع لوازم زراعية