| Tam olarak ne işe yarıyor? Esasen, beyninizin size mutsuz olduğunuzu söylemesini durdurmaya yardım ediyor. | Open Subtitles | مبدئيا , إنه يساعد على اخبار العقل من أنها حزينة |
| Devam et. Kendimi iyi hissetmeme yardım ediyor. | Open Subtitles | استمر بفعل ذلك هذا، هذا يشعرني بالارتياح، إنه يساعد كثيراً |
| -Kandi'nin arabasını tamir ettirmesine yardım ediyor. | Open Subtitles | إنه يساعد "كاندي" في اصلاح سيارتها - يا إلهي - |
| bazı türden cezalara sahip olmak da gerçekten yardımcı oluyor. | TED | إنه يساعد بالفعل أن يكون هناك نوع من العقاب . |
| Bilirsin işte, okul taksitini ödemeye yardımcı oluyor. | Open Subtitles | احتجت للمال, إنه يساعد في الدفع لتعليمي. |
| İnsanların kilo vermelerine ya da bunalımdan kurtulmalarına yardımcı oluyor, ayrıca benim sigarayı bırakmama da yardımcı oldu. | Open Subtitles | إنه يساعد المرضى المصابين بالضغط والوزن الزائد، لقد ساعدني بالاقلاع عن التدخين |
| Arkadaşının kaçmasına yardım ediyor. Yaptığı bu. | Open Subtitles | إنه يساعد صديقه على الهرب ذلك ما يفعله |
| O da Casey'nin kızının kaçmasına yardım ediyor. | Open Subtitles | إنه يساعد إبنه كايسي في الاختفاء |
| Beyindeki kimyasalları dengelemeye yardım ediyor. | Open Subtitles | إنه يساعد على توازن المواد مع الذماغ |
| Host. İblislere yardım ediyor. | Open Subtitles | المضيف إنه يساعد الشياطين |
| İnsanlara yardım ediyor. | Open Subtitles | إنه يساعد الناس |
| Zetrov'un dünya çapında büyümesine yardım ediyor. | Open Subtitles | إنه يساعد في تمديد (زيتروف) حول دول العالم |
| İnsanlara yardım ediyor. | Open Subtitles | إنه يساعد الناس |
| Zaman öldürmeye yardım ediyor. | Open Subtitles | إنه يساعد في قتل الوقت |
| O gezegeni yok etmesi için Galactus'a yardım ediyor, Viking! | Open Subtitles | ! إنه يساعد (غالاتكس) بإلتهام الكوكب , أيها الفايكنغ |
| DNA ile etkileşime giriyor sistemime parmak izinin kimliğini saptamamda yardımcı oluyor. | Open Subtitles | إنه يتفاعل مع الحمض النووي. إنه يساعد جهاز رصدي الحيوى في التعرف على البصمات. |
| - Uykusuzluğuma yardımcı oluyor. - Yeterince seks yapmıyorsun. | Open Subtitles | إنه يساعد في الأرق الذي أعاني منه - إن كنت لا تحصلين على كفايتك من الجنس - |
| İyi bir ürün almalarına yardımcı oluyor. | Open Subtitles | إنه يساعد لو كان لديك منتج جيد. |
| Unutmama yardımcı oluyor. | Open Subtitles | إنه يساعد للتغلب على الأمور |
| İnsanlara yardımcı oluyor. | Open Subtitles | إنه يساعد الناس |