| Amerika Birleşik Devletleri topraklarına, sanki o topraklar, rüzgarlardan oluşan bir buğday tarlasıymış gibi Bakıyor ve bu size gerçekten, Amerika Birleşik Devletleri'nin rüzgarlarına ne olduğu hakkında görsel bir imge veriyor. | TED | إنه ينظر إلى أراضي الولايات المتحدة كما لو كانت حقل القمح التي تم السيطرة عليها من قبل رياح والتي تعطي حقا لك صورة تصويرية حول ما يحدث مع الرياح في الولايات المتحدة. |
| Yukardan biz, kiliseye gidenlere şefkatle Bakıyor. | Open Subtitles | أترى إنه ينظر إلينا من فوق معتزا بنا جميعا حين نذهب للكنيسة |
| Kasapta bir bebek köpeğe Bakıyor. Köpek de kızarmış tavuklara. | Open Subtitles | هل ترى هذا الطفل الرضيع إنه ينظر الى الكلب وهو يتلهف على الدجاج |
| Kasapta bir bebek köpeğe Bakıyor. Köpek de kızarmış tavuklara. | Open Subtitles | هل ترى هذا الطفل الرضيع إنه ينظر الى الكلب وهو يتلهف على الدجاج |
| Bana benden nefret ediyor gibi Bakıyor. Yapma, senden nefret etmiyor. | Open Subtitles | ـ أجل, إنه ينظر إلى وكأنه يكرهني ـ لا إنه لا يكرهك |
| Duvarlara, yerlere Bakıyor, ayakkabısına Bakıyor. | Open Subtitles | إنه ينظر الى الجدران، الأرضيه، وإلى حذائه. |
| Hayır. Kameranın görüş alanının hemen dışında parıldayan bir şeye Bakıyor. | Open Subtitles | لا إنه ينظر لشئ ما ، أنظري ، هناك شئ يتألق خارج نطاق رؤية الكاميرا |
| Sana Bakıyor. Ona bir şeyler söylemeye çalış. | Open Subtitles | إنه ينظر إليكِ، حاولي التحدّث معه بشيءٍ ما |
| Ona baksana. Bana Bakıyor. Gördünüz mü? | Open Subtitles | انظري لهذا, إنه ينظر إلي مباشرة أترين ذلك؟ |
| Ahtapot tankına yaklaştığınızda, özellikle kimse gelmeden önce, sabah erkense, ahtapot kalkıp size bakıyordu ve siz düşünüyordunuz "Bu adam hakikaten bana mı Bakıyor? | TED | إذا مشيت لحوض الأخطبوط خاضة في الصباح الباكر قبل مجئ أي شخص أخر فإن الأخطبوط سيرتفع وينظر إليك وتفكر, أحقا هذا الرجل ينظر إلي؟ إنه ينظر إلي |
| Dikkatli olun. Bize Bakıyor. | Open Subtitles | اوه, كن حَذِراً إنه ينظر إلينا |
| Banka soymayı bile bilmiyor, kameraya Bakıyor. | Open Subtitles | -أحمق! إنه لا يعرف كيف يسرق بنكا , إنه ينظر للكاميرا |
| O onlara Bakıyor, bize değil | Open Subtitles | إنه لا ينظر إلينا, بي إنه ينظر إليهم |
| Sadece bir tür metal gözü var. Her yere Bakıyor. | Open Subtitles | إنه ينظر لكل شئ حولهبتلكالعينالمعدنية. |
| Kapıya Bakıyor ama hareket etmiyor. | Open Subtitles | إنه ينظر إلى الباب ولكن لا يتحرك |
| Sanki seni tanıyor gibi kafasını öne eğmiş sana Bakıyor. | Open Subtitles | لا، إنه ينظر ويومئ برأسه كأنه يعرفك. |
| Tanrım! Yine müdür! "Karma, neden Şampanya Odası'nı daha fazla kapamıyorsun?" der gibi Bakıyor. | Open Subtitles | يا إلهي المدير مرةً أخرى ، إنه ينظر إلي كما لو أنه يقول "كارما" لماذا تأخذين المزيد من الوقت |
| Direkt kameraya Bakıyor. | Open Subtitles | إنه ينظر مباشرةً إلى الكاميرة. |
| Olmaz, sana doğru Bakıyor. Silahı görecek olursa... | Open Subtitles | إنه ينظر إليك مباشرة لورأىالمسدس.. |
| Bize Bakıyor. Gülmeye devam et. | Open Subtitles | إنه ينظر ، إستمري بالضحك |