| Maya, bütün zamanını O küçük deneylerinle geçirmen hiç sağlıklı değil. | Open Subtitles | إنَّهُ ليس صحيّـاً لكِ أن تقضي كلّ وقتكِ مع تجاربكِ |
| Hayır. O gerçek. Para da umurunda değil. | Open Subtitles | كلا، إنَّهُ حقيقي إنَّهُ لم يهتم بالنقود |
| O değil... Dur, dur. Islahevine atıldığında ne yaptın? | Open Subtitles | ـ إنَّهُ ليسَ كذلك ـ إنتظر، إنتظر ، مالذي فعلتهُ لتدخل السجن؟ |
| Pek çok gerçek yazar gibi O da bu dandik kasaba için fazla değerli. | Open Subtitles | كجميع الكُتاب الحقيقيين، إنَّهُ جيد كثيراً لبلدة تافهة كهذه |
| Görünen O ki kütüphanede avlanıyor. | Open Subtitles | على ما يبدو, إنَّهُ ذاهب للصيد في المكتبة |
| O katatonik şizofrendir. Bir yıldan fazladır konuşmuyor. | Open Subtitles | إنَّهُ مشلول لم يقل شيئاً منذ حوالي العام |
| O aptal şapkayı giymiş, üstüne de komik sakalı takmış. | Open Subtitles | إنَّهُ يرتدي تلكَ القبعة المضحكة وتلكَ اللحية السخيفة |
| Lana, benimle ölüm evinin arasında olan tek şey, O. | Open Subtitles | إنَّهُ الشيء الوحيد الذي يقف بيني وبين الإعدام |
| O, henüz onu sevmesi mümkün olan orospu bir striptizci buldu kamki. | Open Subtitles | إنَّهُ للتو إكتشف بأن الفتاة التي يحبها من الممكن أن تكون من اللاتي تتعرى ، يا صاح |
| O sadece benim takımımın parçası değildi. Ailemdi. | Open Subtitles | إنَّهُ أكثر من كونه أحد أفراد الفريق إنَّهُ كان من العائلة |
| Bir filden daha büyük ve O boynuzları mızrak gibi. | Open Subtitles | إنَّهُ أضخم من الفيل وهذهِ القرون, إنها كالرماح |
| O senin ağabeyin ama sana iyi gelmiyor. Moralini bozmasına izin verme. | Open Subtitles | إنَّهُ أخاك، لكنَّهُ غير جيد لا تدعهُ يحبطك |
| Lütfen, O iyi olacaktır. Kocaman oğlan... | Open Subtitles | رجاءً ، إنَّهُ سوف يكون علي ما يرام ، إنَّهُ فتي كبير |
| O lisede, eğlenmesi lazım. | Open Subtitles | إنَّهُ في المرحلةِ الثانوية ومن المفترضِ أن يحظى بالفرحِ والمتعة |
| Oh, tanrım. O hayatta olduğu için şanslı. | Open Subtitles | يا إلهي, إنَّهُ محظوظٌ لنجاتهِ من هذه الحادثة |
| Şu ev içi şiddet içimi acıttı O kadar. | Open Subtitles | إنَّهُ ذلكَـ الوغد لقد أثارَ أعصابي وأغضبني وهذا هو كلُ ما في الأمر |
| Babamın yatına taşınma sebebim O. - Anlaşamıyor muydunuz? | Open Subtitles | إنَّهُ سببَ إنتقالي للعيشِ في قاربِ والدي |
| Buradaki tek erkek O. - Rehineler güvende. | Open Subtitles | إنَّهُ الشخصُ الوحيدُ هنا لقد تم تأمينُ الرهائن |
| Pislikten de kötü. O tam bir piç. | Open Subtitles | إنَّهُ أكثر من أخرق إنَّهُ داعر |
| O büyük evde yapayalnız. Pencereler kapalı falan. | Open Subtitles | إنَّهُ لوحده في هذا المنزل الكبير |