| Glynn'i bir yöne ne kadar itersek, o kadar direniyor. | Open Subtitles | كُلَما دَفَعنا غلين في اتجاهٍ ما، كُلما زادَت مُقاومَتُه |
| Bunca yıldır hayatımda penisim baskın oldu, beni onun seçtiği yöne gitmeye... zorladı. | Open Subtitles | كُل تلكَ السنوات سيطرَ قضيبي على حياتي و أجبرني على المُضي في أي اتجاهٍ |
| Hızla hareket ederler fakat tümü aynı yöne doğru ilerler. | Open Subtitles | إنها تتحرّك سريعًا لكنها جميعًا في اتجاهٍ واحد |
| Ve bu lekelerin tümü tek bir yöne doğru gidiyordu. | Open Subtitles | وكانت تسير جميعها في اتجاهٍ واحد |
| Aynı yöne doğru çek. | Open Subtitles | ادفعيها كاملة في اتجاهٍ واحد |
| - Tuhaf mı? Hangi yöne gitti? | Open Subtitles | -غير طبيعية، بأي اتجاهٍ ذهبت؟ |