| Kimya asistanı ile görüşmem olduğunu unutmuşum. | Open Subtitles | لقد نسيت, لديَّ اجتماع مع استاذي للكيمياء. |
| 20 dakika sonra Hector'la toplantım var. Hazırlamam gereken bir sürü şey var. Tamam mı? | Open Subtitles | بعد 20 دقيقة لدينا اجتماع مع (هكتور) ولديّ الكثير من التحضيرات |
| Önümüzdeki hafta bütçe konusunu tartışmak için bir toplantı yapılacak. | Open Subtitles | لدينا اجتماع مع لجنة مخصصات في الاسبوع المقبل لبحث الميزانية |
| Tamam. Vali ve Emniyet Müdürü'yle toplantım vardı. | Open Subtitles | حسناً أستمعوا, للتو كان لدي اجتماع مع رئيس البلدية ومفوض الشرطة. |
| Salı günü okul yöneticileri ile toplantım var. | Open Subtitles | لدي اجتماع مع إدارة المدرسة يوم الثلاثاء |
| Rath kanal ile toplantıda, öğle yemeğine kadar istediğinizi yapabilirsiniz. | Open Subtitles | (راث) عالق في اجتماع مع الشبكة, لذلك يمكنكم ان تفعلو ما تشاؤون إلى حين موعد الغذاء |
| Bu hafta Sosyal Hizmetler Müdürlüğü ile görüşmemiz var. | Open Subtitles | لدينا اجتماع مع قسم الخدمات الإجتماعية؟ هذا الأسبوع |
| Şehir dışından birileriyle toplantısı var. | Open Subtitles | انه في اجتماع مع أشخاص من خارج المدينة |
| Bugün aklımı kaçıramam çünkü dekan ile görüşmem var. | Open Subtitles | والذي لا يمكنني فعله اليوم لأنه لدي اجتماع مع العميد |
| Bugün aklımı kaçıramam çünkü dekan ile görüşmem var. | Open Subtitles | والذي لا يمكنني فعله اليوم لأنه لدي اجتماع مع العميد |
| Tam da benim Lemond Bishop ile görüşmem olduğu zamanda. | Open Subtitles | أي حين يكون لدي اجتماع مع (ليموند بيشوب) |
| Cyrus'la toplantım var. | Open Subtitles | لدي اجتماع مع سايرس. |
| Tom Ford'la toplantım var. | Open Subtitles | - لدي اجتماع مع "توم فورد" |
| - Carlos'la toplantım var. | Open Subtitles | -لديّ اجتماع مع (كارلوس ) |
| Ve sonunda, Connecticut'ta iyi tanınan biri olduğumdan deneyimli çalışanlarla bir toplantı yapmaya karar verdiler. | TED | و أخيرا، لأنى كنت معروفا فى كونيتيكت، فقد قرروا أنه من الأفضل عقد اجتماع مع الطاقم الأعلى. |
| Deitrich Banning, uluslararası su şirketlerinin müdürleri ile bir toplantı yapıyor. | Open Subtitles | بانينج يعقد اجتماع مع كبار المديرين التنفيذيين لشركة المياه الدولية |
| - Ari'yle toplantım var. | Open Subtitles | -لديّ اجتماع مع (آري ) |
| Biraz evvel Müdür Figgins ile toplantım vardı Eleanor yıllardır Glee kulübü fotoğraflarına verilen tahribatlar nedeniyle eğer Glee kulübündeki çocukların resimlerini bu seneki yıllığa koyarsak o garibanları daha fazla utanca ve alaya maruz bırakacağımız konusunda onu ikna ettim. | Open Subtitles | حسنا , لقد كنت في اجتماع مع الناظر فيغنز الينوي ومع كل التخريب لصور نادي غلي في هذه السنة |
| 10 dakika sonra Florrick ile toplantım var, ne istiyorsun? | Open Subtitles | عندما نتفق مع بعض عندي اجتماع مع فلوريك ، ماذا تحتاج ؟ |
| Şu anda Alicante Kurulu ile toplantıda. | Open Subtitles | إنها في اجتماع مع مجلس "أليكانتي". |
| Özür dilerim, Savunma Bakanlığı ile görüşmemiz var. | Open Subtitles | عذرا ، لدينا اجتماع مع وزارة الدفاع |
| Gavin Belson ile görüşmemiz var da ondan. Tabana kuvvet. | Open Subtitles | ( لدينا اجتماع مع (غافين بيلسون |
| 10 dakika içinde bir müşteri toplantısı var. | Open Subtitles | هناك اجتماع مع عملاء فى غضون عشر دقائق |
| Bak, birazdan ortaklar toplantısı var, performansından bahsedip seni övmeyi düşünüyordum.. | Open Subtitles | اسمع,لدي اجتماع مع شريك بعد 5 دقائق وكنت أخطط للإستفاضة بشأن آدائك,لذا... |