Profesör Okamura, en iyi notu sizin sınıftan kimsenin alamadığını söyledi. | Open Subtitles | استاذ اوكامورا قال لن يحصل احد من فصلك علي الدرجه الافضل |
Şu an uğraştığımız olay kimsenin tahmin edemeyeceği kadar berbat. | Open Subtitles | ليس تماما نتعامل مع اسطورة لم يتخيلها احد من قبل |
Çocukluğumdan beri, sizin kuşaktan hiç Kimse beni ciddiye alıp güvenmedi. | Open Subtitles | منذ طفولتى ,لم ينظر لى احد من جيلك بشكل جدًى,ومنحنى الثقة |
İşte bu yüzden yanında FBI'dan Kimse olmadan müzelere girmene izin verilmiyor. | Open Subtitles | ذلك بسبب انك مممنوع من الدخول دون مرافقة احد من مكتب التحقيقات |
Evet, daha hiç kimseyi öpmedim bile. Sen öptün mü? | Open Subtitles | لم اقم بتقبيل احد من قبل هل قمت بذلك ؟ |
Yakın dostlarından birinin ülkesine ihanet ettiğini öğrenmek kötü olmalı. Kaçırılmıştı. | Open Subtitles | لابد من أن يصيب احد من معارفيك القريبين الذين يخنون وطنهم |
Daha önce hiç kimseye karşı böyle şeyler hissetmemiştim. | Open Subtitles | لم اشعر ابدا بمثل هذا الشعور تجاه اى احد من قبل |
Siz acemilerin hiçbiri böyle bir şey kazanmadı. | Open Subtitles | لا احد من لاعبيك الغير مهرة فاز بهذه الطريقة ابدا |
- Doğru. Öylese Jing Wu'dan birisi bunu yapmış olmalı. | Open Subtitles | اذن لابد ان احد من جينج وو هو من فعلها |
Çok ani oldu! Daha önce hiç kimseyle beraber kalmamıştım. | Open Subtitles | ان الامر سريع وانا لم انتقل مع احد من قبل |
O Nasse Konağında her zaman bir Folliat bulunur. | Open Subtitles | دائما ما يوجد احد من عائلة فوليات فى منزل ناسا |
kimsenin bir şey bildiği yok. Lütfen listeye imzanızı atın. | Open Subtitles | لا توجد معلومات عند احد من فضلك وقعي الاوراق فحسب |
Burada binlerce dönümlü bir orman arazisi var, kimsenin görmediği yerler. | Open Subtitles | هنالك آلاف من الفدان بالغابة أماكن لم يرها احد من قبل |
Buralarda kimsenin istemediği çiftliğe kiracı buldum. | Open Subtitles | لقد قمت بإيجار تلك المزرعه لم يستأجرها احد من هنا |
Bir şekilde, annem, oğlum ve benim için bu güne kadar kimsenin yapmadığını yaptın. | Open Subtitles | ما فعلته لأمي، ولأبني وأنا.. لم يفعله احد من قبل |
O gitmek zorunda değil. Kimse onun adını duymadı bile. | Open Subtitles | هي ليس عليها الذهاب لم يسمع بها احد من قبل |
Ve hiç Kimse sistematik olarak duvar dokusuna bakmamıştı. | TED | ولم ينظر احد من قبل بشكل منهجي في جدار النسيج. |
Olay şu; bunu Kimse daha önce doğada görmemişti. | TED | وفي الواقع لم يشاهدها احد من قبل على الطبيعة. |
Anne, hadi ama. Kimse, kimseyi atmıyor. | Open Subtitles | أمي بربك لا أحد سيقوم بطرد اي احد من المنزل |
Biliyor musunuz, siz, benim gezegenimden birinin şimdiye kadar irtibat kurduğu ilk uzaylılarsınız. | Open Subtitles | أتعرفى أنكم أول مقابله مع فضائى يقوم بها احد من كوكبى |
Sana kalbimi kimseye açmadığım kadar açtım. | Open Subtitles | لقد فتحت لك قلبي بطرق لم أفعلها مع احد من قبلك |
Şimdi, Bu keşlerden hiçbiri suni teneffüs yapmaz. | Open Subtitles | الان لا يوجد احد من تاجرى المخدرات هؤلاء ساعطيه تنفس بالفم |